Medeni bir hukuk devleti olduğu iddiasında bulunan devletlerin, hükümetlerin yasaları şeffaf bir şekilde yönetmekten uzak bir konuma düşmesi sonucu halkın bireysel tepkisinin kitle tepkisine evrilerek siyasi rejimi değiştirme gayesinde olmadan yasalara aykırı olarak gösterdiği reaksiyon, tepki şeklinde tanımlanabilir. Bu tepkiler kitlesel bir özellik gösterip şiddet eylemlerinden tamamen uzaktır. Bu yolla halkın tamamı etki altına alınmaya çalışarak kamuoyunun bizzat kendisi tarafından iktidara gözdağı verilmeye çalışılır.
Ülkemizde 1990’lı yıllardan itibaren çokça örneğine denk gelmişizdir. Susurluk kazası sonrası mafya-devlet yapılanmasının ortaya çıkması üzerine “sürekli aydınlık için bir dakika karanlık” eylemi, “cumartesi anneleri”nin her cumartesi yaptığı ve yapmakta olduğu eylem, gezi olaylarında taksim harici akşamın belli bir saatinde tepki maksatlı tencere-tava ile ses çıkarma gibi eylemler birer sivil itaatsizlik olarak gösterilebilir.