1. 'a ait bir şiirdir,


    bazı adamların aşk
    bazı kadınları sokaklardan
    çekip alması karanlığa

    bazı kadınların aşk
    üşüyen burnunun kulağının
    parmak ucunun gözkapağını
    öpüle hohlana ısıtılması

    bazı adamların kadınların
    aşk yürüne yürüne yıpranmış
    ayakkabısının havasından
    günde yaşamasından kurtulması

    ama dışarda bir izmarit
    bir deniz bir ağ bir sandal
    bir akşamüstü seyredilecek

    ama dışarda geçilecek
    bir köprü elinden tutulacak
    bir çocuk tutup sallanacak
    bir erik dalı -bir erik dalı-
    ama dışarda -ben anlatamam-

    bazı adamlar aşkı
    itip odalara karartır
    bazı kadınlar için aşk
    şöyle bir rüyasız sere serpe
    şöyle bir korkmadan uyumadır

    onlar deniz nedir bilmezler
    ağaç ne serin ne mavi ne
    oltanın ucunda balık nedir
    bilmezler bilseler yaşarlardı
    onlar iş oynarlar sevgi oynarlar
    üstü örtülü giyinik utançla

    deniz kıyısında -adam sende-
    masalar halılar varken yorgunluk
    -ayıp yorgunluk başkaları-
    gece baloda süheylâlar..

    ama dışarda yağmur var
    bir yaz sonu sıcağına karşı
    ama dışarda toprak serin
    -taze bulgur pilavı kokulu-

    ama dışarda -ben bilmem-
    tutabilseniz bir dönemezsiniz
    #14988 ma icari | 8 yıl önce
    0şiir 
  2. (bkz: )
    #20578 thedirector | 8 yıl önce
    0film 
  3. 2005 yılı belgesel türünde bir filmidir. behiye yanık, cennet güneş, fatma fatih, fatma kahraman, hüseyin arslanköylü, naşide kahraman, nesime kahraman, saniye cengiz, ümmü kurt, ümmüye koçak, zeynep fatih belgeselin oyuncularıdır.

    mersin, arslanköy'de yaşayan ümmüye koçak'ın çabalarıyla beldede yaşayan kadınlardan bir tiyatro gurubu oluşturulur ve bir oyun sergileme süreci başlar. işte bu süreci anlatır belgesel.
    yazınca çok kolaymış gibi gözüküyor fakat öyle basit bir başarı değildir bu. çünkü bu 9 kadın tarlada çalışıp evini idare edip okuma, yazma bilmemelerine rağmen tiyatro sanatçılığı yapmaya çalışırlar.
    bu durumu anlatan belgeselde de aynen kendi oyunlarını ve kendilerini oynarlar.
    tabii ki yerli, yabancı ödül almış ve çok sayıda adaylıklar elde etmiştir. (bence az bile)

    pelin esmer gazetede gördüğü bir haber üzerine bu belgeseli çekme kararı almış ve işin peşini bırakmamış.

    ödüller;
    en iyi belgesel film (17. trieste film festivali-2005)
    en iyi belgesel film (tribeca film festivali-2006)
    en iyi belgesel film (creteil film festivali-2006)
    en iyi akdeniz belgeseli (11.akdeniz belgesel film ödülleri-2006)
    yılmaz güney anı ödülü (13.adana altın koza film şenliği-2006)
    insan hakları ödülü (vitoria yeni avrupa filmleri yarışması-2006)
    #37044 Tukenmekte olan kisi | 8 yıl önce
    0belgesel 
  4. çocukken uydruduğumuz oyunlardan en aklımda kalanını yazayım
    oyunun adı: uçan melekler (uçmayanı da var diye mi düşünüyomuşuz nedir, sorgulamamışız hiç oyunun adını niye böyle koyduk diye)
    biz 4 kız arkadaş (apartman komşularımızın çocukları) oyunda kardeşmişiz. hepimizin de ayrı ayrı süper güçleri varmış. birimiz hayvanların başı derde girdiğinde haberdar oluyor, telepati yoluyla tüm hayvanlarla konuşabiliyor. birimiz doğal afetleri hissedip diğer kardeşlere haber veriyoruz. doğal afet olmadan önce yetişebilirsek insanları kurtarıyoruz. diğer 2 kardeşin süper güçlerini hatırlayamadım şimdi.
    bi tane büyük defterimiz var taştan, sayfalarını çok zor çeviriyoruz. başımız sıkışınca büyük deftere danışıyoruz, ordan okuyup öğreniyoruz ne yapmamız gerektiğini. konuşuyodu galiba bi de defter, onu da tam anımsayamadım.
    sonra bi de dev ahtapot var (okulun bahçesindeki koca taş) o ahtapot bizi yakalıyo, ondan kurtulmaya çalışıyoruz, falan..

    sokakta oynardık biz, hemen hemen her gün de bu oyunu oynadık bi dönem, hayal gücümüzü seveyim. daha var kendi uydurduğumuz oyunlar, onlar da başka girdinin konusu olsun.
    #39165 morgase | 8 yıl önce
    0genel terim 
  5. Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence.

    Örnek kullanım: Tenis, tavla, dama, çelik çomak, bale oyundur.
    #103587 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  6. Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi.
    #103588 tdk | 7 yıl önce
    0sinema terimi, Tiyatro terimi 
  7. Müzik eşliğinde yapılan hareketlerin bütünü.

    Örnek kullanım: Zeybek oyunu.
    #103590 tdk | 7 yıl önce
    0müzik terimi 
  8. Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes.
    #103592 tdk | 7 yıl önce
    0Tiyatro terimi 
  9. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma.

    Örnek kullanım: Olimpiyat oyunları. Akdeniz oyunları.
    #103594 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  10. Şaşkınlık uyandırıcı hüner.

    Örnek kullanım: Hokkabazın oyunu. Cambazın oyunu.
    #103595 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  11. .

    Örnek kullanım: Bazıları oyun başından kalkar kalkmaz her şeyi unuturlar. (P. Safa)
    #103596 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  12. Güreşte rakibini yenmek için yapılan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket.
    #103598 tdk | 7 yıl önce
    0spor terimi 
  13. Teniste, tavlada taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç.
    #103599 tdk | 7 yıl önce
    0spor terimi 
  14. Hile, düzen, desise, entrika.

    Örnek kullanım: Atatürk hiçbir zaman onların oyununa kanmış değildir. (H. Taner)
    #103600 tdk | 7 yıl önce
    0argo terim 
  15. 2009 yılında 'nin senaryosu yazıp yönettiği bir dir. drama türündedir. baş rollerini ve paylaşır. filme de oyuncu olarak katılmıştır. 'nde en iyi kısa filmler arasında 4. seçilmiştir.

    'nin 'inden uyarlanmıştır.

    konusu;
    -- spoiler --
    bir apartman dairesine yeni bir öğrenci taşınır. kapı komşusu tek başına yaşayan hayat kadınıdır. ikili arasında komşuluk-arkadaşlık ilişkisi başlar. bittabi karakter çatışmaları mevcuttur.
    -- spoiler --

    #105236 Tukenmekte olan kisi | 7 yıl önce
    0kısa film 
  16. çocukluktan başlayarak insanların bir şekilde hayat provası yapmasıdır. oyunların belirli kuralları ve bu kurallar çerçevesinde ulaşılması gereken hedefleri vardır. başarılar sevindirir. başarısızlıklar ise gerçek kayıplar yaratmaz. oyun, hayat dediğimiz gerçeklikte karşılaşılacak başarı ve başarısızlıklara hazırlar insanı. hayat girdiğin her mücadeleyi kazanmak değildir. kaybetmeyi oyunlarla öğrenirsin önce. yetişkinlerin oyunlara düşkünlüğü de bundandır. oyunlar yoluyla elde ettiğin başarı gerçek bir başarı gibi mutluluk da verebilir. kuralları ve kazanımları ne olursa olsun oyun oynamak insanlara hem kazanmayı hem de kaybetmeyi öğretir. kaybettiğinde yeniden başlamayı öğretir. kazandığının sonsuza kadar senin olmayacağını öğretir. bütün bunları da gerçek yaralar açmadan öğretir. kimi oyunlar takım oyunlarıdır. başkalarının hatalarının bedelini kimi zaman senin ödemen gerekeceğini öğretir. bunları oyun oynarak öğrendiğinde gerçekliğin getireceklerine az da olsa hazırlıklı olursun. iyidir. fazla mı anlam yükledim. altı üstü oyun. seveni var sevmeyeni var.
    #121473 laedri | 6 yıl önce
    0genel terim 
  17. Oynamayı bıraktığımdır. Öyle bıraktım şu anda tavana bakıyorum. Öyle daha faydalıymış nasıl rahatladım anlatamam. Ne oyunlara sinir oluyorum ne oyunu kanser edenlere sinir oluyorum. Tüy gibi hafifledim. Beyin bedava millete dağıtılıyor.
    0genel terim 

  18. 'nin albümündeki parça

    oyun

    gelir mi
    unuttuğun düşlerin yerine yenileri?
    yorulduğun çok belli
    sorun mu?
    güzel günlerinin sonumu mu?
    oyun mu?
    kaybettiğin çok belli

    çoktan unuttuk renkleri
    yarın da bir gün biter mi?
    çoktan unuttuk renkleri
    kalanda bir gün gider mi?
    #213152 Angel Spy | 4 yıl önce
    0şarkı 

  19. (bkz: )
    #217828 Angel Spy | 4 yıl önce
    0roman 
  20. hadi gelin oyun kelimesinin kökenini ve diğer dillerde ne manada kullanıldığını ve türkçe tanımını öğrenelim.

    önce tdk tanımıyla başlayalım, botumuz biraz çok yazmış derli toplu olsun:
    TDK’ye göre “Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence.” Oyunun en genel anlamıdır. Diğer anlamları örneklerle açıklama yaptığımızda; Tiyatro, Olimpiyat, Zeybek, Kumar, Entrika olarak görürüz.

    J. Huizinga oyun: , tanımlanmış, zaman ve mekan dahilinde, kabul etmekle serbest olunan ama kesinlikle bağlayıcı kurallarla kendi içinde bir mekan maksada sahip ve bir heyecan, eğlence ve “sıradan hayat” “farklı” olduğunun farkındalığı hissinin eşlik ettiği gönüllü bir aktivite ya da meşguliyettir." der

    oyun kelimesi türkçede 900 yıl öncesine kadar gider ve ilk uygur metinlerinde geçtiğini görürüz: “üküş törlüg teŋ oyunun” çok çeşitli oyun/eğlence ile anlamına gelmektedir. bazı uygur metinlerde de bu kelime "oyug" olarak geçmektedir.
    kelimenin kökenin "oy" olduğu düşünülmektedir ama hangi fiilindir bilinmezdir. düşünülen fiiller şunlardır: “oyunmak, oyalamak, ozmak"

    uygur metinlerinden sonra Divan-i Lugati't-Türk’de karşımıza çıkar, burada direkt kelime "oyun" olarak geçer ve anlamı "yarışma"dır. "oyna-mak" fiili ise Divan-i Lugati't-Türk’de "uğraşmak, oyalanmak" anlamında kullanılmıştır.

    İngilizcede ise oyun kelimesi “play” ile özdeştir yani oynamaktır. Bu oynamanın kökeni ise Anglo-sakson dilinde “plegan/plaegian” kelimelerinden türemiştir, plegan/plaegian süratli hareket anlamını taşır. Play, kökende geliştirmek manasına gelse de egzersiz yapmak, fiziksel becerilerini geliştirmek anlamındadır. Oyun olan “game” kelimesi ise “gaman” topluca iş yapmak anlamındadır.

    Antik Yunan’a baktığımızda ise “παιιά” (paidiá) kelimesini görürüz. Burada anlam kısa ve nettir: çocuğun olan, çocuğa özgü olandır.

    Japoncada “asobi” ve “asobu” kelimeleri vardır. Asobi sözcüğü güncel olarak oyun, eğlence olarak çevrilmektedir, asobu ise oynamak anlamını taşımaktadır. Tabii bunlarla sınırlı kalmaz: rahatlama, zamanı geçirme veya hoşça vakit geçirme, gezi, boş boş yatmak gibi anlamları taşır, taşımakla da kalmaz tüm bunları taklit etme, yapıyor-muş gibi gösterme anlamı da vardır.

    Kazakça ise Türkçe ile yakınlık göstermektedir. Game, oyun anlamında kullanılan kelime “oyin”dir. Fiil olarak ise oynamak/play manasında “oynau” kelimesi kullanılmaktadır.

    Oyunun Latince karşılığı ise “ludus” dur. Ludus sözcüğü “ludere” kelimesinden gelmektedir, bu sözcüğün kullanım alanı balıkların sıçraması, kuşların kanat çırpması, suyun şırıltısı olsa da kökenine indiğimizde sürekli hareket etme olarak görürüz.

    temel olarak oyun kelimesi aktivite yapmak, vakit geçirmek, zaman öldürmektir. temel olarak dedik ama yine dillerin zenginliğini öldürmeyelim, hepsini öğrenelim.

    kaynaklarım arasında da huizinga (şaşırtmadı di mi) ve nişanyan sözlük bulunmaktadır.
    #271902 yavuzthehun | 3 yıl önce
    0genel terim