bilgisayar oyunlarında bir karakterin, eşyanın ya da yeteneğin özelliklerinin artması, iyileştirilmesi anlamına gelir. bazen oyuna getirilen yama ile bazen de oyun içindeki farklı parametreler sayesinde gerçekleşebilir.
aynı zamanda bir aksesuar/yardımcı giyim eşyası. daha çok kış sporları ve açık hava sporları yapanların kullandığı bir ürün olsa da günlük kullanım için de gayet uygun. İki yanı birbirine dikilmiş, boru şeklinde bir kumaş parçası, elastik ve genellikle ısı yalıtımlı bir dokuya sahip olarak çeşitli renklerle kullanıcıya sunuluyor, kullanıcı onu, o an hangi kullanım şekli daha uygunsa istediği gibi kullanabiliyor: bandana, boyunluk, maske, saç bandı, toka, bileklik, her şekle girebiliyor. kahkül uzatma süreçleri için kadınların kullanımına çok uygun mesela, rüzgarlı ama çok soğuk olmayan havalarda da boyunda fular ya da atkı yerine daha rahat ve uyumlu bir kullanımı var. buff'ın ürünün mü yoksa ürünü piyasaya süren firmanın mı adı olduğu epey karışmış, ortada bir selpak/orkid durumu olabilir ama ürüne de buff demek bence çok mantıklı, taktığınızda buff alıyorsunuz.
1- parlatmak. özellikle de güderiyle ovarak bir yüzeyi parlatmak. "buff the car until it shines" arabayı pırıl pırıl olana kadar ovmak.
2- bir konuda çok bilgi sahibi olmak/hayran olmak. film buff - filmlere meraklı kişi oluyor.
3- sarımsı-kahverengimsi bir renk. buff envelope. hardal rengi zarflara deniyor.
4- çok kaslı, formda bir vücuda sahip insanlar için kullanılır. he was on the beach looking buff. sahilde acayip formda görünüyordu. genelde erkekler için kullanılır ama. kadınlar için kullanıldığına hiç şahit olmadım. mesela thor rolünü oynayan chris hemsworth.*
4b- 4. maddeyle bağlantılı olarak, "in the buff" tabiri var. bu da çıplak anlamına geliyor. sleep in the buff dendiği zaman, kişinin çıplak uyuduğu anlaşılıyor.