bilim kurgu ve fanteziyi bir araya getiren güzel evren.
bir yanda teknoloji, diğer yanda büyü...
ilk final fantasy oyunu, 1987 yılında piyasaya çıkıyor. adının "final fantasy" olmasının sebebi ise oyunu yapan square firmasının batışta olması ve "son bir oyun yapıp tezgahı kapatalım" demesi. bir de "ff" kısaltması japonca'da "efuefu" diye okunduğu için bu isim güzel olur demişler.
lakin beklenmedik şekilde oyun çok popüler olur ve square iflastan kurtulur. 30 yıl boyunca da ff serisini devam ettirirler başka oyunlarla beraber.
ilk final fantasy oyunlarında hayao miyazaki'nin animelerinden esinlenilmiş bir de.
oyunun 30. yılı şerefine bu sene 30 yıllık bir viski piyasaya sürüldü bir de. lakin 700 ml'lik şişesinin fiyatı 330 dolar. bir de 2 şubata kadar siparişler açıkmış. alacak olan kişileri şimdiden kıskandım.
games&symphonies isimli ekip de oyunlardaki müzikleri derleyip Final Fantasy Orchestral Suite isimli bir iş ortaya çıkartmışlar 2016 yılında.
bence her insanın hayatında deneyimlemesi gereken bir oyundur ff. gerek alt evrenleri (her ff oyunu başka bir evrende geçer), gerek karakterleri, gerek müzikleri, gerek hikayeleri ile çok farklı bir alemdir. insanın orada yaşayası gelir.
fantastik evrenler arasında en gerçekçi olduğunu düşündüğüm evren.
bir kere dünyadaki yaşamdan farksız bir yaşam biçimi var. para kazanmak zorundasınız, meslek erbabı olmak zorundasınız. yoksa pek bir halt beceremiyorsunuz. hayatımda, bir fantastik evrende, çiçek satıp para kazanmaya çalışan bir karakteri ben ilk olarak bu evrende gördüm. hatta "ulan kızın okul parası nasıl çıkacak?" diye dertlenen baba bile var bu evrende.
dragonlance de elbette bu tür bir evren ama final fantasy birçok evrenden daha güzel ve gerçekçi geliyor bana. sanırım ondan dolayı seviyorum.