Antik efsanelere göre alıç, şimşekten doğmuştur. Çok eski zamanlardan beri kutsal olarak görülen bu ağaç, antik yunan'da kehanet ve evlilik birliğini simgeler. Düğün cemiyetine katılanlar ellerinde alıçtan yapılma meşaleler taşımışlarlardır. Roma'da alıç yaprakları, bebek beşiklerine yerleştirilirmiştir ki habis varlıklar uzak dursun. antik italya'ya da doğum, ev, evlilik tanrıçası cardea alıçla ilişkilendirilmiştir ve romalılar korunma amaçlı kapı kirişlerine alıç dalları asmışlardır.
Keltler diğer ağaçları yıldırımdan korumak için alıç dikmişlerdir. Alıç, dişbudak ve meşe ile birlikte bir kutsal üçlü oluşturur ve efsaneye göre bu üç ağacın birarada bulunması peri alametidir. Ayrıca britanya adalarında modern çağda da devam eden bir batıl inanca göre alıç kesmek uğursuzluk getirir, periler alıcı kesenin peşine takılir. Keltlerde Alıç, ogham alfabesinin altıncı harfini (uath, huathe) temsil eder.
iskandinavlar, ölünün yakıldığı odunları bu ağaçtan elde etmiş ve thor'un çekici ile kutsamışlardır. Yukarı doğru yükselen kutsal ateşin ölünün ruhunu cennete götüreceğine inanmışlardır.
Slav folkloruna göre vampiri öldürecek kazık alıç ağacından yapılmalıdır.
Alıçın halk arasındaki ismi mayıs ağacıdır. Çünkü Kadim Avrupa'da alıç, baharda çiçek açtığı için may day ve beltane festivallerinde kullanılmıştır.
Pekçok yazar ölümün kokusunu da alıçın kokusuna benzetmiştir çünkü alıç çiçekleri trimetilamin barındırır. Böylece alıçla ölüm arasında bağ kurulması kaçınılmaz olmuştur. Eve alıç dalı sokmak ölümün habercisidir.
hz. isa'nın çarmıha gerilmeden önce başına koyulan dikenli taçın alıçtan yapıldığına inanan fransız hrsitiyanlar alıcı l'epine noble (soylu diken) olarak isimlendirmişlerdir. Ayrıca glastonbury'de bulunan ünlü bir alıç da ilginç bir mitin ana karakteridir. Hz. isa çarmıha gerildikten sonra ingiltereye doğru yola çıkan Arimethalı yusuf glastonbury'ye vardığı noel arifesinde değneğini toprağa saplar. Sabah olduğunda bir alıç ağacının büyüyüp çiçek açtığı görülür. Alıcın mayıs ayında çiçek açtığı dikkate alınırsa bu durum oldukça sıradışıdır. Orijinal alıç, 1642-52 ingiliz iç savaşında oliver cromwell'in destekçileri tarafından yok edilir. Ama efsane orijinal ağaçtan kurtarılanların gizlice çoğaltıldığını söyler.
Bildiğim ya da hatırladığım kadarıyla açık sarı, sarı, kırmızı ve turuncu renklerde olabilen bir çeşit meyve. İçi çekirdekli ve de tat olarak genellikle mayhoş bir besin kaynağı.
Karasal iklimlerde yetişen kışın yapraklarını döken bir çeşit dikenli ağaç türüdür. Oldukça sağlam dallara ve gövdeye sahip olup kuraklığa son derece dayanıklıdır. Bizim köyde çokça olmasının yanında sahip olduğumuz tarlalardan birinde de bulunmakta. Bu yüzden ağacı yakından tanıma şansım olmuştur. Son 30 yıldır boyutunda aman aman bir değişme meydana geldiğini görmedim. Mayhoş ve tatlı olabilen misket büyüklüğünde ve biraz daha küçük meyve verir. Bu meyveler olgunlaşmadan evvel yeşil olup oldukça serttir. Ekim-kasım aylarına denk düşen vakitlerde ise sarı ile turuncu arası değişen renk formlarına bürünüp olgunlaşır. Yörede kurmanc dili ile bu ağaca givıj denmektedir.
küçücük boyuyla pazar arabalarından ve pazara çıkanların ayakkabılardan başka bir şey göremeyen, bu yüzden annesiyle pazara gitmek istemeyen çocuğu kandırmak için kullanılan alıç ağacının meyvesidir.
neredeyse çocuğun boyu kadar olan ve inci kolye edasıyla ipe dizilmiş sarı veya kırmızı renkte alıç, veledin boynuna takılır, böylelikle bebe hem oyalanır hem de kaybolma endişesi azaltılır. bir diğeri ise taze nohuttur.