bir gün slash efendi gitarda tel değiştirme egzersizleri yapmaktadır. sonra izzy stradlin de "ne yapıyor lan bu?" diye slash'in çaldıklarının altına akor döşemeye başlar. o sırada axl da "ne yapıyor lan bunlar?" diye kulaklarını diker ve "oha süper lan bu" der.
ayrıca slash bu şarkıdan nefret edermiş. "ulan hiçbir müziksel espirisi yok şarkının" diye ki hakikaten öyledir. ama bir şekilde sözler+riff+solo çok güzel durmuştur.
bir gün sarı saçlı mavi gözlü bir sevdiceğim olursa kendisine çalarım artık.
şarkıdaki "where do we go, where do we go now?" kısmını axl rose henüz şarkı demo aşamasındayken stüdyoda bir keresinde sözlere nerede gireceğini karıştırdığı için söylemiş, prodüktörleri "bu şarkıya değişik bir tad kattı, bunu söyleyerek kaydedin," diye akıl vermiş, o kısmı prodüktör spencer proffer sayesinde duyuyoruz yani.
ayrıca şarkı, axl rose'un o dönem inişli çıkışlı bir ilişki yaşadığı, sonradan evlendiği erin everly için yazılmıştır ki kendisi şarkının klibinde de oynamakta.
Bir ingilizce dersimizde hocamız şimdi kura çekeceğiz birbirinize aşk mektubu yazacaksınız demişti. Normalde sevinmesi lazım herkesin ama bizim lisede herkes o kadar çirkindi ki kimse yapmak istemedi. Hoca ısrar etti ya baya eğleneceğiz dedi falan.
Bana da önceden benden hoşlanan bir kız vardı o çıktı. Esmer, mavi gözlü bir kızdı. Yazmayı seviyordum ingilizce olarak zaten ama bir numara çekeyim dedim. Aklıma bu şarkı geldi.
Mektubun arasına "She's got eyes of the bluest skies, as if they thought of rain
I'd hate to look into those eyes and see an ounce of pain, Her hair reminds me of a warm safe place Where as a child I'd hide" kısmını yedirdim bir şekilde.
Hoca da çok beğendi sınıfta okudu vs, çok romantik dendi. İntihal yapmıştım bilmedikleri oydu. Sağol axl dedim içimden sağol.