1. Elimde süper güç olsa dünyada milyonları katledecek bir öfke var içimde evet. Gerizakalılardan başlayıp kötü olan ne varsa bu dünyada yok etmek istiyorum içten içe.

    Öyle güzel bir dünya yaratırdım ki öyle bir imkanım olsa hakikaten. içimde birçok kesime karşı varolan son seviyede duygu.

    Normalde çok ılımlı ve duygusal bir tipken bu hale getirdiler evet. Taşıması da beni yoruyor. Kimseye de bir şey olmuyor, ölüm gibi bir şey de olmuyor.

    Bir metal grubum olaydı da Pantera gibi nefretimi müziğe ve sanata kanalize edeydim keşke.
    3duygu 
  2. kontrolsüz anda yakalanıldığında karakteri anlık olarak deforme eden ve çoğunlukla kısa süren hırçın bir duygudur. aslında duygu olarak tanımlarken biraz çekingen olmak gerek sanırım çünkü öfke genel bir bakışla belli duygu ve düşüncelerin sonucunda ortaya çıkan bir belirti.

    fiziksel ya da ruhsal sınırların ihlali gibi temeli adaletsizliğe/haksızlığa dayanan ya da çaresizlik hissettiren ve kontrol etmesi mümkün olmayan durumlarda sıklıkla ortaya çıkar. davranışların, düşüncelere yön vermeyle değişebileceğini savunur. buna göre algılanan/gözlenen gerçeklik, bireysel filtrelerimizden süzüle süzüle bazı başka formlara dönüşür. duygular bu formlara bağlı ortaya çıkarken davranış, hem yeni gerçekliğe hem de duygulara bağlı olarak gelişir. öfkenin sürece ilk nüfuzu ise doğal olarak gerçekliğin bireysel versiyonunu yarattığımız ilk ana tekabül eder. eğer öfke ile iyi anlaşmak istiyorsak gerçekliği çarpıtmadan algılamak, somut verilere göre anlamlandırmak önemlidir.

    öfkenin işlevsel olarak faydasını göz ardı ederek öfkesiz birine dönüşmek için uğraşıyoruz hatta bu sebeple sosyal medya psikologlarının genel olarak odaklandıkları nokta öfkenin zararları. aslında birbirini dinlemekte ve anlamakta başarısız onlarca insanın içinde yeterince yüksek desibelde tepki vermediğinde anlaşılmadığını düşünüyor insan ve dolayısıyla hepimiz kendimizi öfkenin heyecanlı kollarına teslim ediveriyoruz ara ara. fakat biraz karanlıkta kalan yüzünden, öfkenin şahsen yararlanmak istediğim faydalı kısımlarından bahsetmek istiyorum.

    öncelikle öfkeyi doğuran iki temeli anmıştık. ilki haksızlık/adaletsizlik gibi durumlardı. böyle durumlar karşısında öfkenin yardımıyla vereceğimiz dozunda tepkiler, fiziksel ve ruhsal varlığı korumak için karşı tarafa "daha fazla ihlal etmemelisin" mesajını doğru bir biçimde verir. saygı ve nezaket sınırları içinde sunulan soft yaklaşımlar ihlale açık kapılar bırakır. maalesef kendi sınırlarımızı belirlemekte zorlandığımız gibi başka insanların sınırlarına saygı göstermek konusunda da zorlanıyoruz. doğru volümde tepkiler yalnızca bizim için değil karşı taraf için de daha seviyeli bir iletişimi mümkün kılıyor. üstelik bu formül sadece birebir ilişkilerde değil toplumsal tepkilerde de geçerli. "yeterince" ses çıkartmayı başarabilirsen değişimi çağırabiliyorsun.

    ikincisi ise kontrolü zor olan durumlar karşısında hissettiğimiz öfkeydi, çaresizlik ile iç içe olan bir öfke. buradaki fayda ise katlanılması gereken rahatsız edici durumlarda öfkenin kişiyi hırsa ve harekete sevk etmesidir. bu bizi, doğru yönetimi başarabilirsek eğer hızlı ve kolay bir çözüme ulaştırabilir. dolaylı bi' fayda olsa da çaresizken öfkeyi kontrol altında tutabilmek de mevcut koşullarla barışmaya ve daha realist çözümlere odaklanmaya yardımcı olabilir. elbette bize bazı faydalar sunuyor diye öfkeye teslim olmak değil odağımız. hatta hepimizin belli konularda öfke eşiği oldukça düşük ve kontrolsüz tavırlara çok kolay kapılabiliyoruz. belki kendimize hatırlatmamız gereken şey şudur: öfke beni kontrol etmemeli, ben öfkeyi kontrol etmeliyim.
    #279968 bisubisigara | 2 yıl önce
    0duygu 
  3. içine mentos atılmış kola şişesi gibi birden patlayan bir duygu. genellikle çaresizlikten kaynaklanan bir tepkidir.
    #279822 laedri | 3 yıl önce
    0duygu 
  4. katolik teolojisinde, insanı yıkıma götüren günahlardan birisi. günah itirafı gerektiren bir günahtır.
    #279821 bachophile | 3 yıl önce
    0duygu 
  5. hak edilen bir kişi, durum, olguya yöneltilmiyorsa hiçbir şey kazandırmayan; çok şey götüren bir duygu. öfke gereklidir, en keskin ve en yalansız duygudur ama çok nadide bir yere koyulmalıdır. öfkeye kendine layık bulmadığı bir şey sunulduğunda karşı tarafı değil sizi parçalar ve de şunu da unutmamak lazım ki öfkeden motor olmaz öfkeden yakıt olur.

    #279820 migfer tokmakel | 3 yıl önce
    0duygu 
  6. İnsan doğasında belki de kontrolü en zor duygudur. Kontrol edilemezse eğer çılgın bir sel gibi gelir, önüne ne çıkarsa yıkar geçer. Öfkenin bazen insanı besleyen, motive eden bir yanı vardır.kimi zaman daha tutkulu bir şekilde motive olmanın, herhangi bir işe sarılmanın altında mutlaka öfke yatar.
    Eğitim, aile, çevresel faktörler öfke oluşumu ve kontrolü konusunda kilit öneme sahiptir.
    #215358 dexteradressoranadam | 4 yıl önce
    0duygu 
  7. 'e göre "serenity now" diyerek kurtulanacak durum.
    #215313 vera | 4 yıl önce
    0duygu 
  8. enerjik insan duygusu. bu konudaki tek tespitim de bu. bende de vardı, yıllarım öfkemi kontrol altına almaya çalışmakla geçti. kabul edilebilir bir noktaya geldiğime de inanıyorum. öte yandan şimdiye kadar öfkeli (öfkesi dışarı yansıyan) insanlara baktığımda en önemli ortak özelliklerinin enerjik olmaları olduğunu görüyorum. enerjisi düşük insanlar pasif agresif, depresif, ağlak vs ruh halleriyle atlatıyorlar benzer durumlarını. benim gibilere önerim patlayan enerjilerini yararlı fiziksel uğraşlara kanalize etmeleri, krizi fırsata çevirmeleri. enerji atılınca öfke de azalıyor.
    #215309 istenc | 4 yıl önce
    5duygu 
  9. Hissedilen kişi ya da nesneden çok, kişinin kendisine zarar veren duygu durumudur. Maddi manevi hasar verebilir, bir eylemde bulunmadan önce içinizden 10 a kadar sayarak hafifletmenizi tavsiye ederim.
    #215295 loveisbreathforme | 4 yıl önce
    0duygu 
  10. psikolojiye göre dur. öfke anında hissedilen şey çoğu zaman yalın bir kızgınlıktan ibaret değil. daha sonradan bu anı irdelediğinizde aslında öfkenin, size kendinizden haber veren eşsiz bir pusula görevi gördüğünü fark ediyorsunuz. altta yatan duygu ve hislerinizi, neyin olmasını ve neyin olmamasını istediğinizi haber veriyor size. bu hislere kulak verip hayatınızı düzenleyebilmeniz için bir kapı açıyor. ancak yüzleşmeyip anlık bir cümleye ya da davranışa kızdığınızı düşünerek geçiştirirseniz altta yatan korku, incinmişlik vb. duyguları fark edemiyor, hayat boyu aynı döngülere sıkışıp kalabiliyorsunuz.
    hülâsa, öfke mühim. dinleyin onu.
    #215292 asfour | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0duygu 
  11. İnsanlarda prefrontal korteks öfkeyi bastırır ve önler. Bilimsel çalışmalarda katillerin prefrontal kortekslerinin az çalıştığı kanıtlanmıştır, bu yapısal farklılık proaktif katillerin öfkelerini bastıramamasına ve cinayet işlemelerine sebep olmaktadır.
    #214238 camanbay | 4 yıl önce
    0duygu 
  12. nefsin 1001 türlü ve en güçlü oyunlarından biridir. karşı koymak gerçekten çok güç. öyle 1'den 10'a kadar say falan palavra geliyor bana.

    efendimiz'in(sav) çok güzel bir hadisi şerifi var öfke hakkında;
    "kaslı olan değil, öfkelendiği an öfkesini yenen kişidir güçlü olan."
    #214179 vuslatahasretvar | 4 yıl önce
    2duygu 

  13. (bkz: )
    #208437 Angel Spy | 4 yıl önce
    0film 
  14. içinde bununla doğanlardanız. sönmüyor, gitmiyor. en huzurlu anında bile biliyorsun, uzaklaştığı yok, güç topluyor. içimden öfkeyi hiç atamadım, açıkçası içimde öfkeye bulanmamış ne var, onu da merak ediyorum.

    meditasyon bunu kontrol etmeme, reaktif olmamaya yardım etti: birkaç senedir, sesimi fazla yükseltmiyorum, sağı solu yumruklamaya, birilerine "ne olur döv beni" der gibi, milletin üzerine yürümeye ihtiyaç duymuyorum.

    öfke öyle atlayan birşey ki, hiç hedefinde olmayanı yakıyor yolda.


    Öfkeli bir yıldız altında doğan hepimize
    ne kadar kırılgan olduğumuzu unutursak ne acı
    -Sting-



    #161573 son kurtadam | 5 yıl önce
    0duygu 
  15. zapt etmekte zorlanılan duygu. midemde, yemek borumda yanmaya sebep oluyor. insanlar tarafından tetikleniyor ve kasırgaları tetikliyor.
    #159673 despered | 6 yıl önce
    0duygu 
  16. yakıtı olan unsurlar ortadan kalktığında dahi yok olmayan, azalarak tükenmesi bile oldukça uzun sürebilen, bilinçsizlik haline en yakın duygu. la karıştırıldığını görüyor ve duyuyorum.

    öfkenin kontrol edilemeyeceği yazılmış; hak veriyorum. ancak, öfkenin, kendisinin yol açtığı sonuçlarla karşılaştığında söneceğini düşünmüyorum. öfkeyle kalkıp küfür ve hakaretlerle oturan bir kişinin karşısında demir gibi durmak çok zor; yıkılıp gözyaşlarına boğulmak ise çözüm değil. hayatının büyük kısmında öfkenin esiri olmuş, karşısındakileri fiziksel ya da ruhsal olarak fark etmeksizin kırmış biri olarak, öfkenin yatışması için öfkelenilen ortamın değiştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. yani; "o çok kızdı, çekip gitti ama birazdan, sakinleşince gelir" cümlesini sıkça duymaya başlamaya çalışmak gerek. tanımda bahsettiğim "öfke yakıtı unsurlar"ın büyük kısmı, kişinin içinde bulunduğu ortamla alakalı. bunların içinde karşıdakinin göz bebekleri, dudaklarının yanında seğiren minik kasları, konuşması gibi ayrıntılar da var. ayrıca, fiziksel olarak zarar vermek, kapalı alanlarda çok daha büyük olasılık. kaçıp gider gibi ortam değiştirmek hem öfkenin esiri olmuş insanı sakinleştirebiliyor hem de öfkenin yöneldiği insana verilebilecek hasarları azaltıyor.

    "öfkelenmeyin işte evladım, he he deyin, geçin" teyzelerine de çok öfkeleniyorum ben. bunlardan ikisi annem ve anneannem. annem bu yüzümü çok gördü ama anneannem pek karşılaşmadı. annemlerin evinin önündeki otopark alanında eskiden gırla sorun çıkardı. otopark girişine dikine araba park edip gidenler, göt içi kadar olan alana çaprazlama araç park edenler, "ben oraya giricem, sen buraya giricen" tartışmaları çok olurdu. gecenin köründe de bunlar yaşanabiliyordu. bu durumların birinde, bizzat babamın yarattığı kavga öncesi gerilim anında, büyük bir öfkeyle koşturarak aşağı inmiştim. hem babamı hem de tartıştığı elemanı azarlamış, öfkemi kusmuştum. kısa süre sonra iki taraf da sakinleşmiş, ben de eve geri dönmüştüm. tuvaletteki aynada kendime bakarken, içimdeki öfkenin şekil bulmuş haliyle karşılaşıp şaşırdığımı hatırlıyorum: zaten uzun olan saçları garip bir şekilde açılmış, dağınık bir şekilde yüzünün çoğunu kapatacak şekilde, düzensizce sarkmış, üzerine bol olan beyaz atletinden tek bir omzu ve dondurma lekeleri görünen; birbirlerine bastırmaktan dudaklarının rengini soluklaştırmış, nefes nefese kalmış, bakışları filmlerdeki katillerin ellerinden kan akarkenki "ben suçsuzum" anına dönüşmüş biri. kendimi tanıyamadığımı ve bol suyla yüzümü yıkayıp gecenin o saatinde saçlarımı taradığımı hatırlıyorum. korkunç bir görüntüydü.

    öfke anında sebep-sonuç ilişkisi kurmaya çalışmak daha da öfkelenmeye ve en sonunda da kontrolü kaybetmeye yol açabiliyor. böyle yapmayın bence. konuyu olabildiğince küçülterek parçalara ayırmak ve -bilyorum, çok zor olacak ama- empati yapmaya şartlanmak lazım belki de. kuryeci elemanın laubali tavırlarında bunu yapmaya zorlamıştım kendimi geçen hafta. en sonunda genç "abi, iyi misin? yüzün bi' değişik oldu" dediğinde, "kolay gelsin" diyerek kapıyı kapatmıştım. öfkenin vücut yüzeyinde gezinirken bıraktığı değişiklikleri bastırmayı başaramamış olsam da, en azından dışarı çıkmasını engelleyebilmiştim. böyle bir yöntem deneyebilirsiniz.

    en güzeli öfkelenmemek tabii ama bu mümkün değil. engelli yoluna kamyon park eden delilerin, yayaya yeşil ışık yanarken "abi, siparişim gecikti" diyerek son sürat yanınızdan tüm rüzgarıyla dengenizi bozarak geçip giden manyakların, karşısındakini de düşünmeyi sadece yaşlanmaya bağlayan içi geçmişlerin ve "çocuk yaptım ben, herkes bana yol verecek ulan!" düsturunu hayat gayesi yapmış aile bireylerinin yaşadığı bir ülkede, öfkenizi bastırabilmeniz ulvi bir şey. umarım hayatınızın sonuna kadar -küçük kaçaklar hariç- bunu başarabilenlerden olursunuz.

    edit: seyirmek yazmışım, onu değiştirdim.
    #152669 lake of the hell | 6 yıl önce (  6 yıl önce)
    3duygu 
  17. İç anadolu’nun Genellikle kırsal kesimlerinde “hoke” olarak söylenir. Okurken o harfi diğerlerine nazaran biraz uzatılır.
    Örneğin yaşlı bir insan sinirlendiği vakit “hokelendim” diyebilir. Özellikle yaşlılar tarafından yle söylendiğinde oldukça komik olur.
    #151674 proct | 6 yıl önce
    0duygu 
  18. Engelleme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisi, kızgınlık, hışım, hiddet, gazap.

    Örnek kullanım: Fahri'nin gözlerinde karanlık bir ifade var, umutsuzluk, öfke karışımı bir şey. (A. Ümit)
    #102882 tdk | 7 yıl önce
    0duygu 
  19. ilkel hal almaktır ve o ilkel hal en doğal hallerden biridir. sorun yaratma sebebi bilinçsiz davranışların gelişmesidir.
    #102771 marcus antonius | 7 yıl önce
    0duygu 
  20. Çok güzel bir duygu.

    Hakkında söylenmiş en güzel laflardan biri de rage against the machine solisti zack de la rocha'ya aittir.
    "Anger is a gift." Demiştir reyiz.
    0duygu 
  21. İnsan bunu içinden atamadığında dayanabileceğinden fazla derinlikte, su basıncıyla vidaların uçuşup durduğu, gövdesinin büküldüğü bir haldeymiş gibi hissediyor.
    #92568 passageoflord | 7 yıl önce
    2duygu 
  22. Rage against the machine'in solisti zack de la rocha hakkında "anger is a gift." Demiştir.
    Bence de .
    Ama her zaman değil. Kime olduğuna bağlı.
    0duygu 
  23. Ateşten bir zırh, yakıp kül eden.
    #55237 petra von kant | 8 yıl önce
    0duygu 
  24. 'ın şiiri.

    *****

    ben seni var kıldım,
    senin yüzünden.
    seni, ben yok ettim,
    senin yüzünden.
    #53945 kesret | 8 yıl önce
    0şiir 
  25. çok öfkelenildiğinde koca kişisine sarmak sakinleşmek için birebir, acaip işe yarıyo, bütün siniri adama aktarıyosun, ondan sonra lokum gibi oluyosun
    #38386 morgase | 8 yıl önce
    0duygu