lisdeyken izlediğim ve "en"lerimin arasına yerleştirdiğim. broadway müzikalinden devşirilen rock opera tarzındaki müzikal film. 1979 yapımı milos forman filmi. vietnam savaşına gitmek için oklahoma'daki evinden ayrılan taşralı mütevazi bir genç new york'ta bir grup çiçek çocuk'la tanışır ve içlerinden bir kıza aşık olur...
izlerken ağlamıştım, bittikten sonra da bir süre ağlamaya devam etmiştim. etkisinden kolay çıkılamayan bir film. hele bir de ilk gençlik yıllarında izleyince tüm düzene isyan ettirir. kahrolsun savaş diye sokaklarda dolaşırsınız. aşk, arkadaşlık, dostluk, adamlık nedir anlatan bi film. savaşma seviş mottosunun yaygınlaşmasına vesile olmuştur. filmle ilgili pek çok ayrıntı sonradan fenomen olmuştur. misal; saçlarını neden uzatıyorsun sorusuna berger'in verdiği yanıt: "ben uzatmıyorum, kendisi uzuyor, ama sen kestiriyorsun."
filmin sonunda tüyleri diken diken eden bir sahneyle birlikte o muhteşem şarkı: (bkz: let the sunshine in) en çok bilineni bu ama müzikaldeki hair ve hare krishna şarkılarının da hakkını yememek lazım bence. sountrack'ini alın dinleyin yahu, hepsi güzel.
filmin sonu da bi ayrı çarpıcı. o karakterlerin hepsine tek tek sarılıp, hepsini öpesim gelmişti; (özellikle berger) siz nasıl güzel insanlarsınız böyle diye. unutulmazlarımdan.