30 mart 1972'de mahir çayan ve 12 arkadaşının öldürüldüğü tokat'ın niksar ilçesine bağlı köy. aşık sinem bacı da bu elim olayı anlatan çok güzel bir eser yazmış bu isimle.
ölüm onları apansız yakalamadı ülkemizin uçsuz bucaksız sıradağlarında ve ovalarında kentlerin yoksul mahallerinde ve uğuldayan meydanlarında kuşatmalar altında ve barikatlar arkasından sömürüye zulme boyun eğmemenin onuruyla ölümün üstüne yürüdü onlar tereddüt etmediler yok; 'biz buraya dönmeye değil ölmeye geldik' diyerek türkülerle, marşlarla karşıladılar ölümü özgür ve eşit bir gelecek için canımızdan bir parça koparırcasına en iyilerimizi verdik toprağa onlar, yaratılan devrimci değerlerin, onurun, erdemin, inancın simgeleri olarak yüreklerimizi dolduruyor, bilincimizi aydınlatıyor bizi kopmaz bağlarla bağlıyor devrime.
oy dere kızıldere böyle akışın nere? onlar biter mi sandın sana can vere vere
dere bizim evimiz suyu alın terimiz söyle nedendir dere vurulur gençlerimiz?
dere böyle durulmaz gence kurşun sıkılmaz sanma faşist olandan bir gün hesap sorulmaz.
12 eylül'den sonra ataköy olarak adı değiştirilen, bugün almus ilçesine bağlı olan belde.
Bir dönem tokat il jandarma komutanlığı yapan mustafa önsel halen bu beldede bir jandarma karakolu olduğunu ve anmalara karşı çeşitli tedbirler alındığını yazmıştı. Keza ünlü kerpiç evden kimsenin sağ çıkamayacağını belirterek ertuğrul kürkçü* hakkındaki şüphelere katkıda bulunmuştur(kaynak: beşiktaş'ta sırtlan pususu).