sanskritçede "bütünleşme" anlamına gelen yoga, akıl, beden ve ruhun bir araya gelmesini amaçlayan bir disiplin ve meditasyon çeşididir. hinduizm, budizm gibi öğretilerde çeşitli şekillerde karşımıza çıkmaktadır ancak hepsinde temel amaç içsel * ve dışsal ** bütünleşme sağlayarak kişinin daha mutlu ve kendisiyle barışık bir birey haline gelmesidir.
birden fazla yöntemi ve yorumu olan yoganın en yaygın aforizmalarından biri olan kabul edilen hinduizm temelli patanjali sutra'ya göre 8 adet mertebesi bulunmaktadır:
1- yama: kişinin diğer bireylerle etkileşimi sırasında uygulaması önerilen ahlaki ve etik davranışlardır.
*ahimsa: şiddetten kaçınmak ve yaşayan diğer canlılara zarar vermemek.
*satya: açık sözlülük, yalandan uzak durmak.
*asteya: hırsızlık yapmamak.
*brahmacharya: namuslu ve erdemli olmak, şevhet ve ihtirastan sakınmak.
*aparigraha: açgözlülük ve hırstan * uzak durmak. kıskanmamak.
2- niyama: kişinin kendisi ile olan etkileşimi sırasında uygulaması önerilen ahlaki davranışlardır.
*saucha: saflık, vücut, akıl ve düşüncenin temizliği.
*santosa: tatminkarlık, kişinin kendini olduğu şekilde kabullenmesi, yaşanan her olayın bir sebebinin olduğu gerçeği.
*tapas: azim, hedefe ulaşmak için kişinin içinde bulunması gereken ateş.
*svadhyaya: kendini öğrenmek, kişinin duygu, düşünceleri ve davranışları ile yüzleşmesi.
*isvarapranidhana: kişinin gerçek benliğine, değişmez gerçekliğe ve evrene teslim olması.
3- asana: temel yoga pozisyonlarını öğrenmek. asanalar meditasyon sırasında belli bir pozisyonda uzun süre konforlu bir şekilde durmayı ve bir yandan da vücudun enerji merkezlerini aktif hale getirmeyi amaçlar. yoga felsefesinde 9 milyona yakın farklı asana bulunmaktadır. patanjali sutra'nın temelinde on iki adet asana bulunmaktadır.
*padmasana: lotus pozu olarak da bilinir. görsel yapılması en kolay yoga hareketlerinden biridir. bağdaş halinde düz bir zemine oturup sırtın dikleştirilmesi, ayakların birbirinin üzerine konması ve ellerin dizlere doğru açık bir şekilde yerleştirilmesi ile gerçekleştirilir. rutin olarak uygulandığında sindirim sisteminin düzene girmesine, özellikle hamile kadınlarda kasların gevşeyerek kan basıncının kontrol altına alınmasına fayda sağlar. adet ağrılarını hafifletir ve zihni rahatlatır.
*veersana: ya da virasana, kahraman pozu. konsantrasyonu artırırken zihnin dengelenmesine olanak tanır. düzenli uygulandığında kişinin kendi içerisinde bilinç dışı diyarlara seyahat etmesini ve kendiyle yüzleşmesini sağlar. rahatsız edici ve kontrol dışı olumsuz duygulardan uzaklaştırırken daha akılcı düşünmeye yardımcı olur. görsel pozisyonun şekli itibariyle böbrek, karaciğer, üreme sistemi ve iç organ sağlığı açısından faydalıdır ve iştahsızlık çeken bünyeler için tavsiye edilmektedir. kol, bacak ve omuzları güçlendirir.
*bhadrasana: lütufkar poz olarak da adlandırılır. görsel yine zihni arındırıp kötü duygulardan uzaklaştırır ve uzun süreli uygulamalarda leğen kemiğini güçlendirir. sırt ağrılarını azaltır ve omurgayı güçlendirir. hemoroid ağrılarını hafifletmeye yardımcıdır.
*swastikasana: lotus pozu ile benzerlikler taşımaktadır ancak burada ayak duruş pozisyonu biraz daha farklıdır. görsel bacak ve kasların daha esnek olmasını sağlar. meditasyon için en ideal pozisyonlardan bir tanesidir. vücudun enerji merkezi olan çakraların düzene girmesine yardımcı olur.
*dandasana: baston duruşu. görsel bacak ve sırt kaslarını esnekleştirirken bir yandan da göğüs kafesini rahatlatır. bacak ve ayak yorgunluğunu hafifletir ve yine sindirim sistemini düzenlemeye yardımcı olur.
*sopasraya: destek pozu. çok yaygın olmamakla birlikte, oturularak dizlerin vücuda doğru çekilmesi, bir ip ya da bez parçası yardımıyla diz ve sırtı birbirine yapışık pozisyona getirilmesi şeklinde gerçekleştirilir. görsel zihnin dengelenmesi ve omurganın güçlenmesine fayda sağlar.
*paryankasana: dizler kıvrık bir şekilde sırt üstü arkaya doğru uzanarak gerçekleştirilir. görsel özellikle vücudun üst kısmının esnemesine; karın bölgesi, akciğer, mide, sırt ve kolların rahatlamasına olanak sağlar. akciğerlerin rahatlamasıyla nefes alıp verme kolaylaşır ve kandaki oksijen miktarının artmasıyla vücudun enerji merkezi olan çakraların üzerindeki baskı azalır. kan basıncının düzene girmesine yardımcı olur.
*krounchasana: oturan balıkçıl olarak dilimize çevrilebilir. görsel sırt ve bacakların esnemesine olanak sağlar. başta kalp olmak üzere iç organların faaliyetlerini düzene sokar. bacak arkası tendonlarının gevşemesine fayda sağlarken midede oluşan gaz sıkıntılarına yardımcı olur.
*hastinishadana: görsel omuz ve kol kaslarının gevşeyip esnemesini sağlar. bunun yanında enerjinin vücutta daha rahat dolaşmasına yardımcı olur.
*ustrasana: oturan deve pozisyonu olarak da adlandırılır. görsel sırt ve bel ağrılarına faydalıdır. kalça kaslarının sıkılaşmasını sağlar. göğüs kafesini, boyun bölgesini ve omurgayı rahatlatır. kol ve omuz kaslarını güçlendirir. özellikle omurga çevresinin esnekleşmesine yardımcı olur. kabızlık ve gaz sıkıntılarında rahatlatıcı etkisi vardır.
*samasthiti: görsel dümdüz dikilmek olarak görünüyor olsa da dengenin düzene girmesi, postürün düzelmesi, bacakların ve dizlerin güçlenmesi gibi faydaları bulunmaktadır.
*sithra sukha asanam: tam olarak "mutlu ve rahat hissettiğin herhangi bir sabit pozisyon" şeklinde çevrilebilen cümledir.
4- pranayama: "prana" kelimesi sanskritçede nefes, "yama" ise kontrol anlamına gelmektedir. sağlıklı bir zihin ve beden için en temel ihtiyacımız olan nefesin meditasyon ile harmanlanması ve çeşitli egzersizler yardımı ile kontrol edilmesidir. salt nefes kontrolünden ziyade kişinin iç dünyasında gezintiye çıkmasına, evren ve kozmosun farkına varmasına ve zihnin rahatlamasına olanak sağlar. egzersizler için sırtın dik ya da göğüs bölgesinin rahat bir pozisyonda olması gerekmektedir. bir önceki maddede belirtilen pozisyonlar pranayama egzersizleri için oldukça elverişlidir. en yaygın pranayama teknikleri:
*chandrabhedan *suryabhedan *anulom-vilom *bhastrika *ujjayi *sheetali *sheetkari *bhramari
5- pratyahara: beşinci aşamada kişiyi dış dünyaya bağlayan ve akmakta olan enerjinin önünde engel teşkil eden duygu ve düşüncelerden bilinçli olarak uzaklaşmak, egoyu yenerek zihni enerji ile beslemek temel alınmaktadır. kişi sahip olduğu duygular ile farkında olmadan kendini sınırlar ve bu sınırlama onu maddi dünyada hapseder. pratyaharada amaç bu duygulardan arınarak salt benliğe erişmek, kabul etmek ve manevi dünyaya açılan kapıya ulaşmaktır.
6- dharana: kusursuz konsantrasyon ile ulaşılan bilinç durumudur. dışarıdan gelen dikkat dağıtıcı unsurlar, ego, duygu ve düşünceler var olmadığından zihin genişler, yayılır ve daha güçlü hale gelir. daha açıklayıcı olmak gerekirse örneğin bir objeye ya da olguya bakıldığında onu önceden sahip olunan ön yargılar olmaksızın gerçek haliyle görüp değerlendirebilmeyi sağlar.
7- dhyana: derin meditasyon aşamasıdır. dharana ile ulaşılan mükemmel konsantrasyonun devamı niteliğindedir. yaşamın anlamını kavramak ve içsel bilgeliği geliştirmek için en uygun yöntemdir. bilinç ağır meditasyon sırasında tek bir yerde toplanır ve içsel farkındalık ile canlı-cansız her varlığın bir bütün olduğu gerçeği tüm hücrelere yayılır.
8-smadhi: son aşamada zihin ve beden tam anlamıyla kozmosta özgürce dolaşmaktadır. evrenin bütünlüğü içerisinde yüzerken artık "ben" yoktur, her şey birdir, bütünün parçasıdır. bilinç artık başlangıç ve bitiş noktasındaki kayıtsızlığın ortasında süzülmektedir ve saf gerçeklik hissi ile sonsuz mutluluğun hazzı deneyimlenmektedir.
işbu yazının hazırlanması sekiz saatten fazla sürmüştür ancak ne kadar yazılırsa yazılsın şahsen deneyim edinilmediği takdirde özellikle son dört aşamanın tam manasıyla anlaşılabilmesi ya da anlatılabilmesi ne yazık ki mümkün değildir. buralara kadar okuyan tüm yoga dostlarına kucak dolusu sevgiler.
Günümüzde uygulayanları tarafından içi boşaltıldığı için önyargıyla yaklaşılan fakat özünde derin öğretiler taşayan bir yolculuk. Spor değildir çünkü yogada olay sadece asanaları yapmak değil, ruhsal olarak da arınmaktır. Zihin dinginleşir, kaslar gevşer, kendinizi sistemle bütünleşmiş hissedersiniz. Yapmak için H&M gibi markalar tarafından önünüze ittirilen yoga pantolonlarını giymeye gerek yoktur. İçinde rahat hissettiğiniz kıyafetler, mümkünse yeşillik, değilse de iyi hissettiğiniz bir alan yeterlidir. Yaptıktan sonra arınmış gibi hissediyorum, bazen matın üstünden kalkmak dahi istemiyorum. Şifalıdır.
sık sık meditasyon ile karıştırılan eylem. halbuki bir konu hakkında derin odaklanan herkes teknik olarak meditasyon yapmaktadır. ama yoga için sandalyeden kalkmanız gerekir.
yoga da bir meditasyondur ayrıca. tıpkı chadou gibi.
Stilli bir durma faaliyetidir. Biraz şöyle durayım, şimdi kıvrılıp bükülüp az da böyle durayım, gibi.
Felsefesini bilmem, ruhani yolculuklardan anlamam. Benim ruhum düz adam samidir. Öyle arınma, bütünleşme, ayrışma vs ihtiyaçları yok. Veriyorum yemeğini seksini, it gibi mutlu yaşıyor.
Neyse şimdi yogiler bana kızacak; ama valla sıkıntıdan öldürür bu.
Hayatı spor olan, aşırı hoplamalı zıplamalı kardiyolu işleri seven bir bacınız olarak son dönem bir kas yapma, bir göt şişirme sevdasına düştüm, zaten pek esnek sayılmazdım, olan becerimi de kas yapma yolculuğumda kaybettim. bana mutabakat halinde herkes "yoga esnetiyor" diye önerip duruyor; ama umarım haklılardır. gerçekten hayatımda bu kadar sıkıcı bir şeyle uğraştığımı hatırlamıyorum. değse bari.
ruhu dinginleştirir, ruhu dinlendirir, ruhla bedeni bütünleştirir diyip duruyorlar; ama benim ruhuma hafakan bastırıyor anca. zaten benim iki tane ruh halim var hepi topu. ya mutluyum ya öfkeli. default ruh halim mutlu, arada birileri gıcık edip öfkeli hale getiriyorlar, etkisi geçince yine mutlu oluyorum. yoga benim mutlu ruh halimi bozuyor. esneme hevesimden tahammül ediyorum. bunu yapınca nasıl mutlu olunuyor, vallahi anlamadım. normalde mi çok mutsuz bu insanlar?
zaten ben genel olarak bu yavaşlık, sakinlik öneren felsefeleri de anlayamıyorum. yok yemek yerken başka işle uğraşmayacakmışız da yemeğin tadına varacakmışız, yok yürürken bilmem neyi hissedecekmişiz, yok göğe bak üç nefes al, yok domal beş nefes ver. matın üstünde çürüdüm yavaşlıktan. 21. yüzyıl insanıyım ben, aynı anda üç iş yapmadığımda zaman boşa geçiyormuş gibi geliyor. kedi bile yadırgadı yoga yapan halimi. ürkek ürkek yanaşıp yavaşça pati atıyor kafama. öldüysem yiyecek galiba piç, canlı mıyım onu kontrol ediyor.
şunca sıkıntıya esneyemezsem bana yoga önerenlerden tek tek soracağım hesabını. gevşemem gereken faaliyette dert sahibi oldum.
mutlu olmak için boks iyidir boks. valla bak. esas eğlence orada.
hareket etmek ve esnemek kesinlikle güzel şeyler ama son dönemde her yerde sürrrekli bir "yoga yapıyorum, yoga şöyledir ruhani yolculuk" vs gibi süslü laflarla gözümüze sokulan aktivite, günümüz tüketim dünyasında yine tüketim kültürünün araçları kullanılarak "yoga" güzellemesi yapılması bana ilginç geliyor
garip şekillerde durma faaliyetidir. felsefesini anlamıyorum, oralara yorumum yok. yoga gibi şeylerin felsefeleri benden sekip aynen geri dönüyorlar, işlemiyor bana bunlar, artık anlamaya çabalamıyorum bile. namaste.
neyse tanım kısmını atlattığıma göre asıl yazmak istediğim şeye geçebilirim. yogaya gönül vermiş arkadaşlarım ısrarla kendime uygun yoga akışını mı tarzını mı türünü mü, ne anlattıklarını da pek dinlemiyorum açıkçası, neyse işte o yogayı bulamadığım için yogayı sevmediğimi iddia ediyorlardı, haklılarmış, geçtiğimiz günlerde ortaya çıktı. sağ olsun sevgili supportgirl, bira yogası diye bir şey yolladı bana, -sviit cisıs!- aradığım yoga şeysi buymuş. bak yemin ediyorum açtım hani var ya o baygın bakışlı balık etli yogi, neydi adı, hah çetin çetintaş, onun videolarından birini, yanına da bomonti filtresizi, bir güzel kafa yaptı anlatamam. nihayet yoga yaparak mutlu oldum. becerdim yoga yaparak mutlu olmayı. o heyecanla kafam iyi yazıyorum yav süper bişey. gerçi yoga yapacağım derken göbek de yapacak gibiyim ama, kafası şahane, kafası on numara.
bunu bir grup faaliyetine çevirmeliyim. gerçi benim bunu kabul edeceğini düşündüğüm arkadaş görünümlü hayvanlarım, "tamam yaparız" deyip sonra mata yan yatar içerler birayı, bana fındık fıstık taşıtırlar bir de, kendilerine yoga yaptırabileceğime zerre inanmıyorum. of keşke istanbul'da ankara'da falan olsaydım, zirvesini düzenlerdim bunun.