türkiyede bir geleceği olmayan bölüm.aslında en çok ihtiyacı olan ülkeyiz bu bölümden mezun olanlara ancak tabiki bir değerimiz yok.okuyorum ama tabi yanında adalet okuyorum açıktan. gelecek kaygısını iliklerime kadar hissediyorum neyse bunları sonra konuşuruz.
Ayrıca ben bu sosyoloji diplomasını çeyizime koymak için mi aldım? tabi ki halkı aşağılayacam lan ciğerinizi bilirim ben sizin, hoca anlattı.
diyip tüm herkese laf söylemek istiyorum herkese salça olmak istiyorum ama olmuyorum daha diplomayı almadım çünkü.
karıncanın belini incitmeden karıncayla ilişkiye girmeyi sağlayan bir bilimdir.
eğer ülkenizde sağlam sosyologlar varsa, işgal ettiğiniz ülke bir gün öncesinde "gerekirse bedenlerimizi silah olarak kullanırız ama yine de ülkemizi işgal ettirmeyiz" dese bile o ülkeyi çok rahat işgal edebilirsiniz. hatta öyle ki "ülkemizde işgalci istemiyoruz!" diye gezen adamlara "ülke sizin yüzünüzden ilerlemiyor! o işgalcilerle biz ticaret yapıyoruz anlıyor musun? onlar olmasa aç kalırız." diye çemkirenler olur.
Toplumsal ilişkileri inceleyen Burjuva bilimidir. Nedeni ise bir sosyoloğun ortaya sunduğu veriler, akademisyenler ve toplumun üst kesimi haricinde hiçbir kesimde kullanılamaz. Çünkü verileri somut değildir kazanç getirmekten çok uzaktır.
Bu bilimde sonuç odaklı çalışmak yerine neden odaklı çalışmak daha verimli veriler elde etmeyi sağlar zira hammadesi insan gibi çok değişken olan bu bilimde genelleyici kuramlar yoktur. Çünkü toplumların dinamikleri coğrafi kesimlere göre farklılık göstermekle beraber sürekli değişim halindedir. Bu nedenlerden ötürü sosyologlarım kuramları sistematik bir şekilde gelişip evrilmektedir.
Bütün toplumları kapsayacak genel bir kuram ortaya koyanlar vardır. Talcott parsons gibi lakin yukarıda yazdığım nedenlerden ötürü büyük çuvallamış bir kişidir.
Sosyoloji verilerini üst zümredeki kişilerin işine yarar demiştim, peki nasıl işlerine yarar? Biz buna kısaca “ toplum mühendisliği “ diyoruz. İşini iyi bilen bir sosyolog, herhangi bir toplumu iyi analiz etmişse, elinde gücü bulunduran kişi veya kişiler ile o toplumu amaç doğrultusunda manipüle edebilir. Dünyada ve ülkemizde çokca örneğini görmek mümkündür.
Ülkemizden örnekler vermek gerekirse ; 12 eylül askeri darbesi, 1993 sivas olayları, artık bir çoğumuzun aşina olduğu siyasi islam... liste uzar gider.
Yani Toplum mühendisliğinin “ ürünleri “ bir çoğumuzun paranoyakça dediği şeylerden ibarettir.
Bu bölümü tercih etmeden önce bir sosyoloğun bloğuna denk gelmiştim ve şöyle bir cümle ile karşılaşmıştım “ sosyologlar, burjuva sınıfının ve devletlerin en çok çekindikleri insanlardır çünkü onlar görünenin ardını, gerçeğin altına yatan asıl gerçeği görebilirler... “ kendini geliştirmiş bir sosyolog için bu dedikleri geçerli şeylerdir lakin gerçeğin ardındaki gerçeği gören bir sosyolog o kesimlerin sahip olduğu güç olmadan tek başına pek bir şey yapamaz.
Sözün özü ; gerçek anlamda sosyologları sevin ve koruyun efendim. Yemini suyunu eksik etmeyin yoksa zorunlu olarak yanlış yöne sapıyorlar.
evet evet "önemli olan bilim aşkı para kimin umurunda" ve "ne işsiz mühendisler var". da değil işte. gene biri doktora yaktı iki etti bunlar. o kadar sene kuruyemişçi işletse daha rahat ve mutlu olurlardı.
saygım var ama sonu belli. hayat sıkıştırınca o öğrenciliğin romantizmi falan kalmıyor.
zannedilenin aksine git gide önümüzdeki yıllarda hem yapay zeka, hem de veri analizi konusundaki gelişmeler ışığında felsefe ile birlikte gelişeceğini düşündüğüm temel bilim dalı. okuyanlara tavsiyem lisansta aldığınız eğitimle kalmayın; kitap okuyun, yazılım dili öğrenin, yabancı dil çalışın. artık çoğu bölümün iş garantisi yok ancak kendinizi çoğunluktan sıyırırsanız iş garantili mesleklerden çok daha yüksek paralar kazanmanız mümkün.
ilginç bir şekilde pratikte verimsiz kalıp yeterince yararlanılamayan, halbuki mantık ve teori çerçevesinde çok çok değerli olması gereken bilim dalı. sonuçta dünya üzerinde medeniyetler kurup yaşayan insan canlısının geçmişi, bugünü ve geleceği ile ilgili olarak analiz yapabilmek için en spesifik ve gereken bilimi içeriyor. ha insanların tümünün gelişmesi ve "insanca" yaşayabilmesi bu kapitalist düzenin hiç işine gelmeyeceği için üzerine bilinçli olarak sistematik şekilde defolar yapıştırılıyor olabilir. hiç şaşırmam.
Üstüne önemle durulması gereken alandır. yıllardır dış güçler goygoyu döner fakat bu dış güçlerin bir gerçek yanı varsa o ülkenin sosyolojisini o ülkede yaşayan insanlardan kat kat iyi bilmesinden kaynaklıdır o ülkede ki yapay yolla oluşturulan sorunlar genelde mezhep, yaşayış tarzı, toplum kültür farklılıkları ile alakalıdır o yüzden sözlükte bu alanla ilgili öğrenim gören varsa bölümüne çok uzman yaklaşmalıdır bu ülke bir gün gerçekten ilerleme kaydedecekse ki ben buna gönülden inanıyorum bunda sosyologların payı çok büyük olacaktır.