sabah 6'ya doğru uyuduğunuz için haliyle 9 gibi uyanmanız pek muhtemel olmayan bir yaz gününde telefonunuz zır zır çalar, açmazsınız, mesajlar yağmaya başlar takmazsınız ve 12'den sonra uyanınca telefonu elinize alıp 3 cevapsız arama, vatsaptan atılan 2 mesaj ve acaba interneti mi kapalı düşüncesiyle sms yoluyla gönderilmiş bir mesaj görürsünüz telefon ekranında. mesajlarda "aç, önemli, acil, ara" gibi tek kelimelik cümleler ve bir de "harika bir plan yaptık" iletisi mevcuttur. hayırdır diye düşünür ve arkadaşa dönüş yaparsınız, irite olmuş bir tavırla ve uyku sersemi huysuzluğuyla:
sf: soslu fıstık
kt: karşı taraf
sf: n'oldu?
kt: soslu harika bi' plan yaptık, sen erzurum'a geldikten 3 gün sonra sen ben ve m. (bir ortak arkadaşımız) birlikte trabzon'a tatile gidiyoruz, oteli ben ayarladım, 2 gün kalcaz, yol masrafın benden, sen 150 lira ayarla gerisine karışma.
sf: pardon da, plan yaptık dediğini duydum sandım?
kt: evet kanka doğru duydun, bıdı bıdı...
sf: peki bu planda ben el çantanız mıyım, benim niye planın oluşum süreçlerinden haberim yok? şunu yapıyoruz, şuraya gidiyoruz hadi gel demek tamamıyla emrivaki olmuyor mu? üstelik benim maddi durumumun 2 gün için 150 lira harcayacak kadar olup olmadığını hiç hesap ettin mi?
kt: her gün 15/20 lira köşeye atsan o zamana biriktirirsin kanki.?
sf: her gün 15 lira köşeye atacak durumum yok, kaldı ki olsa bile biriktirdiğim parayı orda öğrenci olan normal bir insan gibi dönem içindeki harcamalarıma yaymak daha mantıklı geliyor. ve gelmek istemiyorum.
kt: ama plan yaptık
sonraki günlerde de konuşmalarımız bu minvalde devam etti. tüm masraflarımı karşılamayı dahi teklif etti o arkadaş, tek problemin para olmadığını anlamadı sanırım. ısrarcı ve can sıkan bu tavır hiç de hoşuma gitmedi. ama plan yaptık'mış. git kimle plan yaptıysan onla da tatilini yap arkadaşım. benim adıma karar alınmasından, işime karışılmasından vs. hoşlanmadığımı bilmesine rağmen böyle davranınca insanlar, soğuyorum aniden... uzun lafın kısası, birinci çoğul şahıs ekiyle konuşulan olay ve durumların birinci tekil şahıs gözüyle içinde değilsem dahil olmayı, dahil edilme çabalarını emrivaki olarak görüyorum.