özellikle "deniz kızı için şiirler" serisindeki "iki yürek" şiirine ayrı bir sempati beslediğim türk şair, ruhu şad olsun.
*** ellerini tutarken kanın sızıyor damarlarıma gözlerinle gözlerim arasında incecik bir köprü kuruluyor ve üstünde iki yürek düşe kalka yürüyor, kirpiklerinin kıvrımlarına düğümlü...
usuldan bir yağmur başlıyor sonra bir damla düşüyor aramıza ve giderek bir ırmak oluyor da, biz iki ayrı kıyıda bakışıp duruyoruz el sallayarak... ***
son yıllarda ortaya çıkan sabun kirtiği şair müsvettelerine inat şu edebiyata, şu teşbihlere bakar mısınız? buram buram kalite, asalet kokmuyor mu? böyle insanları kaybettik, kaybediyoruz işte... yaşar kemal ustanın da dediği gibi "o güzel insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler... demirin tuncuna, insanın piçine kaldık..."
Eski futbolcudur sakatlanınca futbolu bırakıp şiir yazmaya başlamıştır. Hemen hemen bütün şiirlerinde ölüm kelimesini geçirmiştir. Kendisi toplumsal olaylara ve dünyanın bu kahpe yüzüne şahitlik ettikçe dayanamamış, sigara ve içki ile bu acısını bastırmaya çalışmıştır. Sonra... boğaz kanserinden kaybettik.
(bkz: bugün de ölmedim anne ) Şiiri insanı yakıp kavuran cinstendir. Mekanı cennet olsun.
üç şiir kitabı kitaplığımda bulunan sevdiğim şair, yazar. "öğle güneşinin kucağında iki yol uzanıyor geçmişe, geleceğe doğru: mavi ve truncu. turuncuyu seçsem deniz gücenecek, maviyi seçsem portakal ağaçları.. mutluluğun ikilemine düştü yolum. artık yeni sorular üretmenin zamanıdır!"
alacakaranlıktaki ülke şiiriyle tanıdığım, aşk temalı şiirlerini okuyarak daha da sevdiğim, akıcı diliyle ifade yeteneğiyle ve şiirlerindeki duygu yoğunluğuyla gönlümü fetheden şairdir... şiirlerinde ''gündelik'' hayatın sorunlarını ve eşkalini titiz ve ayıklanmış bir dille anlatmış, hayattan asla kopmayan, yoğun ve kuvvetli duyguların, samimi ruh hallerinin toplumun asgari müştereği olduğunu gösteren şiirleriyle bireysel tema-toplumsal tema ayrımını gözümde yıkmıştır...
"... Alacakaranlık akıyor kentin üstünden Bir sarhoş, yolun kenarında, şişesini Ata biner gibi bacaklarının arasına almış, İçini çeke çeke ağlıyor. Atım yaşlı olmasa giderdim diyor, buralardan. Sonra kırgın bir sesle, dilini dışarı yayıp Eski bir aşk türküsüne başlıyor. ..."