- sen ne bilirsin ki? - her işte olduğu gibi bunu da mükemmel şekilde halletmişsiniz (tuuu! Senin o yalanın boynuna dolansın yalaka!) - ne yani bu mu? => elinin körü, Bu işte! - sana hesap mı vereceğim? (eşin eşe/sevgilinin sevgiliye söylediği durumlarda) - kör müsün?
yıllar evvel bir yaz vakti. tam evden çıkmak üzereyim ama annemin ısrarıyla eve gelenlere hoş geldiniz demek zorunda bırakılıyorum. evde çaylar börekler havada uçuşuyor, annem ve arkadaşları toplanmış sohbet muhabbet, konu bir şekilde çocuklarının okudukları bölüme geliyor. kimisinin oğlu mühendis olacak, bir tanesinin kızı tıp okuyor, hepsi göğsünü gererek evlatlarını ballandıra ballandıra anlatıyorlar, sonra bir anda bütün kafalar bana dönüyor:
-sen ne okuyordun?
-müzik
derin bir sessizlik. ardından teyzelerden bir tanesi: