"Gerçek Rap"in "küfürsüz" olduğunu, her çıkarttığı şarkısında kafaya çivi gibi çakan rapçi.
Ekincan Arslan. 18 Ağustos 1989'da Kadıköy-İstanbul'da dünya'ya geldi. Hip hop ile henüz 10 yaşındayken tanıştı. Çeşitli toplama müzik kasetlerinin içerisindeki Rap türünde parçaları bir süre dinledikten sonra 90'ların önemli Müzik gruplarının albümlerini edindi ve Türkçe Rap'i tanımış oldu. 14 yaşına geldiğinde ise ilk sahne ve kayıt deneyimlerini yaşadı. Daha sonrasında, organizasyonlarda, lise/üniversite festivallerinde sahne almaya başladı ve yavaş yavaş tanındı.
Yeni şarkısı olan Kozlar da baya hoşuma gitti. Müzik geçerli ve hemen hemen her cümlesinde bir öğüt.
instagramda götü başı kımıl kımıl bir trolle kavga etmiş. 45- 50 saniye baktım da, hata etmiş, bunlar dayak yedikçe sırıtan ilgi tuhafı tipler her halinden belli.
ne hallere geldik, bülent ersoy otel odasına iki tepsi kokoreç ısmarlamış haberlerine geldi sıra. ben bu kadar sıkıldıysam, bu da sıkılmıştır, belli.
ekşi sözlükte kendisi için türkçe rap'in derrick rose'u benzetmesi yapılmış bir girdide. gerçekten de öyledir.
kendisi daha 14-15 yaşlarında underground rap camiasına fırtına gibi girmişti. türkçe rap için vaadedilmiş kişiydi, the one'idi. türkçe rap camiası ceza mı daha iyi yoksa sagopa mı diye tartışırken kendisi daha 18 yaşında zirveye gözünü dikmiş, çıkmaya çok yakın iken kanser, madde kullanımı ve başka nedenlerden dolayı acı bir düşüş yaşadı. insan düşünmeden edemiyor eğer bu yaşadıkları başına gelmemiş olsaydı, şimdi ceza mı yoksa sansar mı daha iyi diye tartışıyor olur muyduk diye.
sansar salvo genç yaşına rağmen piyasaya inanılmaz bir giriş yapmıştı zamanında. bombalar hedef bulur, 180km gibi şarkılar abd de çıksa bambaşka birini konuşuyorduk. konserde de izledim sansarı yener çevikle beraber hakikaten süper rapçi. umarım kafasını toparlayabilir.
Uyuşturucu illetine düşen rapçi. Son zamanlarda sosyal medyada kontrol şekilde paylaşım yapıp uyuşturucu kullandığını, ailesinin kendisine zarar vereceğini iddia ediyordu. Maalesef kullandığı maddenin yarattığı etki onu aşırı paranoyaya ve psikoza sürüklemiş, hayalle gerçeği ayırt etme yetisi körelmiş durumda. Umarım bu gözaltı mevzusu onun için milat olur ve eski tarzıyla anılmaya devam eder.
12 yaṣından beri sokakta hip-hop kovalarım
Bazı zaman yaralanıp
Bazı zaman Duman alıp
(bkz: ağır roman)
Üçüncü kürün ikinci günü
gözlerin kararması.
İyileştiğimi öğrenince taklanın sarılması.
(bkz: gökyüzü)
12 yaṣından beri esrar çeken biri (artistik olsun diye de yazmıṣ olabilir ama çocuk yastan düzenli kullanıyor muhtemeln) bundan zor kurtulur. Gelişmekte olan beyin vs. Google bilgimle sanki iṣin tıbbına hakimmiṣim gibi yapmayacağım. Subjektif gözlemim.
Esrarı yasal olduğu bir ülkeye yerleştim. Başlarda herkes "bağımlılık yapmıyor iki duman için gençleri yakmayalım" diyordu. Artık data artınca bu bağımlılık kısmı tekrar tartışılır oldu. Ayrıca bu ülkeler Afyon bazlı uyuşturucu salgınıyla karşı karşıya kaldı. Acil durum ilan ettiler. Bunda yaygın esrarın etkisi de konuşuluyor.
Ahlakçı da değilim, hukukçu da pedagog da. Sadece Hollanda tek örnek değil ona dikkat çekmek istiyorum.
Bu adam da artık yetişkin haliyle nelerle uğraşıyor. Cocukluktan girdiği dünya buraya getirmiş. Üzücü. Kendisini de yukarıdaki şarkıları da severim bu arada.
"Çocuk kaç kapak içirmeliyim geçmişini unutman için
Baktığında yukarı hangi bulutta biçim var
Ben artık göremiyorum çimenlerin hatlarını
Hatırlamıyorum gidenlerin adlarını"
12 yaşlarımdayken Selimiye'de bir internet kafede tesadüfen yüzyüze tanışıp kendisini dinlemeye başladığımdan beri bir şekilde hayatımda olmuş, benim için rap'in tek gerçek kralı. söyleyince garipseyenler oluyor ama, bilenler bilir, 2pac ayarında yaşayan bir adamdır. fazlası vardır, eksiği değil. Herkes tapıyordu bir dönem. Ezhel kendisine feat için yalvarıyor, "çocukluk hayalim" diyordu.
"Günde tek öğün yemek yiyecek halim var
Tansiyonum var ama kim diyecek kalbin var
Ve kimse demedikçe konuşmuyor dudaklar
Ciğerlere hasar verdi şişelerden dumanlar"
O zamanlar ilgi odağıydı. Uzunca bir süre de öyle kaldı. Ceza, Fuat gibi adamlar dahil olmak üzere herkes kendisiyle feat yapmayı umardı. Girdiği konserlerin gözdesiydi. Ceza'nın albümündeki tek feat kendisiydi. Onunla feat atmak bir nimetti. Sagopa Kajmer kendisini dert edinip cevaplar veriyordu. Birçok kişiyi piyasaya sokmuştu, ama ne yaparsa yapsın herkes onun yanında sönük kalıyordu.
"Bakış alanı yine bozuk ayar yap ortala
Kimin hayatını kopyalarsan kopyala
Midem alt üst hep bünye diyor zorlama
Kader ikimizi de götürüyor be sonlara"
Kendisi de bilmezdi önceleri böyle zor duruma düşeceğini. Tabiri caiz ise adam ettiği adamların tezgahına geleceğini. Herkesin kendisini terk edeceğini. Piyasaya yön veren kişinin bu kadar umursanmaz hale geleceğini.
"Bize benzeyenler dur demiyor gidişe
Hiç biri sahip değil adam gibi bi işe
Adını anmamam için beni tutan bu şişe
Büyüdüğüm caddelerde adımı anma fahişe"
Şimdilerde raporlu deli. Çok zor belki de düzelmesi. 21. Şarjör'de son kurşunlarını attı belki. Ama ölünce mi anlayacaklar kıymetini. Ben kendisiyle büyüdüm diyebilirim. Hayatın içinden, sokağın içinden biri. Keşke sorunu sadece esrar olsa idi. Görünen o ki çok daha beteri. Ama daha da ötesi; taklaya gelmek onu en çok üzeni. Çünkü bugün bu piyasada ekmek yiyen herkes sansar salvo'ya borçlu. Görünen o ki borç ödenmeyecek.
Underground rapin Türkiyedeki üstadı rap sanatçısı. Üsküdar'da kendisini akşam bir vakti görmüştüm. Kafası yine güzeldi. Ekincan Arslan abi bir fotoğraf diye uzun uzun ısrarla bir fotoğraf çekinmiştik beraber. Bir arkadaşıyla kavga ettiğini Üsküdar sahile gittiğini söylemişti bana tabi o zamanlar genç olarak tam bir fanı sayılırdım. Fotoğrafımızı bulursam eklerim buraya. Keşke o gün uyarsaydım kendisini bu işleri bırakmasını derinden daha güzel bir hayatı benimsemesi gerektiğini söyleyebilseydim belki bugün hapiste olmazdı.
"Hep söylerim 10 tane... Dikiş var sağ elde... Umarım mutlusundur... Bu senin sayende... Şimdi odayı terkedicem... Müsadenizle... Ya da gitmek isterseniz MÜSADE SİZDE!"