1. (bkz: )
    #40444 the ancient one | 8 yıl önce
    0filozof 
  2. nin son sistemli filozofu. Bir felsefe tarihçisinin dediği gibi, Hegel'in ine istediğiniz yerden girebilirsiniz, Başından girdiğinizi sanırsınız, sonuna çıkarsınız. Çünkü sistemi döngüseldir.

    Onun meselesini basite indirgemek -her indirgeme bir kayıptır- gerekirse hayatı boyunca kavratmaya çalıştığı şey: []'in özgürlüğe diyalektik ilerleyişidir.

    Çoğunun belirttiği gibi Hegel'i okumak ve anlamak zordur. Gerçek her filozof gibi felsefeye kendi kavramlarını kazandırmıştır. Sistemi döngüsel olduğu için dilediğiniz her eserinden başlayabilirsiniz. Ama görece kolayı seçmek isterseniz 'ı tavsiye edebilirim. Bu eser daha alışıldık bir üslup ve kavramlar içerir. Felsefeye klasik bir bakışınız varsa elbette 'tan başlayın. Çünkü Mantık 'in adlandırdığı gibi 'dur [felsefe yapmanın aleti]. yaşama daha yakın bir şeyler okumak isterseniz bu, olabilir. Bu eserde filozofun örneğin sevgi ve evliliğe dair düşüncelerini bile bulabilirsiniz. Elbette bütünsel bir hukuk sisteminin yanında.

    'si, 'ne göre daha formel, daha sistemli, kapsamlı ve tabii Görüngübilimin bir tekrarıdır. Daha doğrusu orda eksik bıraktığı şeyleri tamamlamak ve sistemi kapatmak üzere yola çıktığı bir eserdir. Görüngübilim sistemin kendisi mi, yoksa başlangıcı mı tartışması hala sıcak bir tartışmadır. Şöyle de denebilir: Görüngübilim tutkulu bir filozofun, Ansiklöpedi kemale ermiş bir akademisyenin elinden çıkmıştır. Seçim size kalmış.

    Hegel, yaşamı boyunca 'la boğuşmuştur. İkisi de 'nın çocuğudur. Hegel, Kant'ın hayatta olduğu dönemde yaşamıştır. Aralarındaki felsefi farklardan biri örneğin varlık felsefesinde [] ortaya çıkar. Kant dünyayı bilinenler [phenomenon/] ve bilinmeyenler [noumenon/, Kant'ın deyişiyle ] diye ikiye ayırır. Numen hakkında konuşamayız der. Hegel ise, bilinmeyen bilinmeyen ise onun bilinmediğini nasıl bilebiliriz diye bu düşünceye karşı çıkar ve Kant'ın aşılmasını kesinlikle reddettiği sınırın ötesine geçer. Hegel'in bu karşı tezini kavrayabilmek için 'ta onun -/yokluk diyalektiğine göz atmak gerekir. Hegel'in bakış açısına göre yokluk da vardır.

    Hegel kendinden sonra pek çok uç vermiştir. Bunlardan en bilinenini dir. Ya da Sol Hegelciler. da Genç Hegelciler'den biriydi ama sonra onlardan koparak kendi yolunu çizmiştir. Daha yakın dönemde Hegel'in izini takip edenler yine sağ hegelciler ve sol hegelciler diye ikiye ayrılmıştır. Örneğin , bazılarınca sağ Hegelci çizgide gösterilen bir filozoftur.

    Felsefe tarihini birikimli ilerleyen bir olarak elen alan Hegel, kendi döneminde kendini o oluşun zirvesi olarak görür. Ancak bu, 'nın "tarihin sonu" gibi bir iddiası değildir. Bir sonraki, bir öncekini alıkoyarak aşar []. Yeni, eskiden izler taşır.

    Felsefe hala ilerliyor. Hegel de gözden kaçırılamayacak bir figür olarak bizi bu dünyaya çağırıyor.

    eserleri (hayattayken yayınlanan):
    The Difference Between Fichte's and Schelling's Systems of Philosophy, (1801)
    Phenomenology of Spirit, (1807)
    Science of Logic, (1812)
    Encyclopedia of the Philosophical Sciences, (1817)
    Elements of the Philosophy of Right, (1821)

    Eserleri (öldükten sonra yayınlanan):
    Lectures on Aesthetics
    Lectures on the Philosophy of History
    Lectures on the Philosophy of Religion
    Lectures on the History of Philosophy

    not: Türkçe'de İdea yayınevi Hegel'in eserlerini iki dilli, Almanca orijinaliyle birlikte yayınlamaktadır.




    #198607 birbaskagocebeencore | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0filozof