3 yıl önce bugün gerçekleşmiş feci olay. vay be, 3 yıl geçmiş üstünden. manisa'lı olduğum için sık sık ziyaret etme fırsatım olmuştu kazazedeleri. ölen madencilerin aileleri falan tekmelenmişti. 3 yıl geçmiş. koskaca 3 yıl.
resmi rakamlara göre madendeki 301 işçinin fiziki tespitinin yapıldığı ve hayatlarını kaybettikleri belirlenen, gerçek ölü sayısının 700 civarı olabileceği iddia edilen, 5. yılını arkamızda bıraktığımız, unutursak kalbimiz kurusun mottosunu doğurmuş (ve motto, aynı soma iş cinayeti gibi, aradan geçen yıllar içinde hızla unutuldu), türkiye'nin en büyük toplu iş cinayeti.
avukat evren işler'in bu 5 yıl içinde neler olduğunu gayet anlaşılır bir şekilde özetlediği medyascope yayını şurada . izlemek isterseniz, tıklarsınız.
Zamanında Tmsf'den şöyle bir bilgilendirme yapılmıştır: soma kömür işletmeleri a.ş. ve türkiye maden işçileri sendikası arasındaki protokole göre işçilerin tazminatları (işçi alacakları) ekim 2015 den itibaren 23 taksitte ödenecek...
6 yıl önce bugün gerçekleşmiş olan, resmî rakamlara göre 301 işçinin hayatını kaybettiği* madencilik işinin "yapısında, fıtratında" olan maden kazası. cumhuriyet tarihinin en büyük maden kazası ve yine resmî rakamlara göre dünyada son 50 yılın en ölümcül ikinci maden kazası.
2014'ün mart ayında soma maden işletmeciliği'ne ait bu maden 4 defa iş güvenliği açısından teftiş edilip mevzuata aykırı bir durum bulunamamış, 29 nisan 2014'te bu madenin incelenmesi tbmm'de teklif edilmiş ancak bu teklif reddedilmiştir. teklifin reddedilmesinden 2 hafta sonra ise maden faciası gerçekleşmiştir.
vardiya değişimi esnasında çıkan yangın sırasında 787 işçi madenin içindeydi. girişe yakın olan madenciler çıkabilirken birçok maden işçisi yerin 800 metre altında mahsur kaldı. 17 mayıs'a kadar kurtarma çalışmaları devam etti, toplamda 301 madencinin öldüğü açıklandı. ölen madenci işçilerinin ailelerine bir defaya mahsus 415 lira* verildi.
2018'e kadar süren davalarda maden işletmecisi can gürkan 15 yıl ceza aldı, geçtiğimiz yıl tahliye edildi.
bu madende çalışanların içinde madenden yeni çıkmış olmasına rağmen "çizmelerimi çıkarayım mı? sedye kirlenmesin." diyebilecek kadar düşünceli maden işçileri vardı. kurtulanların gördükleri muamele yerdeyken tekmelenmek olurken vefat edenlere "kader" dendi, "fıtrat" dendi. verilen cezalar yine yetersiz kaldı.
"çizmelerimi çıkarayım mı? sedye kirlenmesin." bu videoyu her izlediğimde kendimi sorguluyorum, dünyayı sorguluyorum, inciniyorum. çok kötü bir dünyada yaşıyoruz sözlük. para hırsından ya da üretim hırsından dolayı iyi kalpli insanların ezilmesini, ölmesini ben kaldıramıyorum.
ilk günden bugüne, ne olanları ne söylenenleri ne de yapılanları unuttum. hepsini aklımın bir köşesinde sakladım, saklamaya da devam edeceğim. ben unutmadım, size de hatırlatmak istedim.