Sinema söz konusu olduğunda izlerken görüp duyduklarınız değilde, hissettiklerinizdir diye açıklanabilir sanırım. alien serisinde yabancı korkusu, soğuk savaş dönemi amerikan filmlerinde komünizm paranoyası... Sinemanın görsel bir sanat dalı olduğu düşünüldüğünde, diyalogların altında alt metin aramak garip geldi bana birden. Sanırım elde kağıt kalem film izleme hastalığı böyle ortaya çıkıyor. Tabi, görsel alt metinleri okumak ayrı bir zanaat olsa gerek, ki sunum açısından terry gilliam filmleri (ilk aklıma gelen) bu açıdan başarılı diye düşümüyorum (sembolizm aynı paralelde değerlendirilebilir mi emin değilim). Mesela the zero theorem bu tip bir okuma yapmak için müthiş bir alan sunuyor. Gilliam'ın yarattığı dünya (çevre anlamında, kapıdan çıkınca karşılaştığınız dünya yani) kapitalizm başlıklı bir çok alt metin yazısı doldurabilir, ki kendini dünyadan soyutlamış içine kapanık karakterin filmin afişinde de gördüğümüz, bilgisayar kullanırken giydiği kıyafetin sperme benzemesinden yola çıkarak da aynı şekilde "ana rahmi" ile başlayan bir çok alt metin okuması ortaya çıkarılabilir. Bitti...