konstantin simonov'un şiiridir. ahmet telli, bu şiirden yola çıkarak aynı isimle kendisi de bir şiir yazmış, çağdaş türkü müzik grubu da ahmet telli'nin şiirinden yola çıkarak yeni bir beste yapmıştır. ezginin günlüğü grubundan nadir göktürk ve cem karaca ise bu şiirden yola çıkarak ikisi de birbirinden güzel iki ayrı şarkı hazırlamıştır,
unut anılarla yüklü bir geçmişi
ne bir mektup ne bir haber
gelmesin ne çıkar, bekle beni
bekle beni döneceğim
bekle, yalnızca sen bekle beni.
bekle beni döneceğim, bırak
beklemekten usanmış dostlarım
oğlum, anam, yoldaşlarım
öldüğümü sansınlar benim
umudu kesip bir ateşin başında
beni yâd edip içsinler ama sen
içme sakın yürek acısı o şaraptan
inançla, sabırla bekle beni.
bekle beni, döneceğim
tüm ölümlere inat bekle.
çünkü o büyük bekleyişin
düşman ateşinden kurtaracak beni.
bekle kızgın sıcaklar içinde,
karlar savrulurken bekle beni,
yalnızca seninle ben, ikimiz
ölümsüz olduğumuzu bileceğiz;
o sırrı, o hiç kimsenin bilmediği.
kimseler beklemezken
beni beklediğini.
çeviri: sacide üçer
aynı şiirin bir başka çevirisi:
bekle beni, döneceğim
bütün gücünle bekle.
bekle, sarı yağmurlar
hüzün getirdiğinde.
bekle karda, tipide
bekle bunaltırken sıcak
bekle, kimseler beklemezken
geçmişi unutarak
bekle, uzak yerlerden
mektup gelmez olduğunda,
bekle, birlikte bekleyenler
beklemekten usandığında.
döneceğim, bekle beni
ve iyilik dileme
artık unutmak gerektiğini
söyleyenlere,
varsın oğlum ve anam
yok olduğuma inansınlar,
varsın yorulup beklemekten
otursun ateşin başına dostlar
içsinler o acı şaraptan
rahmet dileyerek yitene
bekle. o şaraptan
içmekte acele etme.
bekle beni döneceğim
tüm ölümlerin inadına.
varsın beklemeyenler
yorsun bunu şansa
anlamayacak onlar
nasıl ortasında ateşin
kurtardı beni
senin bekleyişin.
ikimiz bileceğiz sadece:
başardın beklemeyi sen
kimsenin bekleyemediğince.
çağdaş türkü grubunun 1986 yılında çıkardığı ilk albümün adıdır. albüm, adını albümdeki aynı adlı şarkıdan almıştır. bu ilk albüm ada müzik'ten çıkmıştır.
çağdaş türkü müzik grubunun ilk albümüne adını veren şarkıdır. şarkı, grup üyelerinden eftal küçük tarafından ahmet telli'nin aynı adlı şiirinden yola çıkılarak bestelenmiştir. şarkı, şarkının sözleri,
ezginin günlüğü'nün 1994 yılında yayımlanan "oyun" isimli albümünde yer alan bir şarkıdır. şarkı, konstantin simonov'un aynı adlı şiirinden yola çıkılarak hazırlanmıştır. şiirin bestesi grup üyelerinden nadir göktürk'e aittir. şarkı, şarkının sözleri-şiiri,
tek bir haber bile gelmese uzaklardan
saçma da olsa bekleyişin
yalnız sen olsan da bekleyen beni
bekle beni
bırak beklemekten usanmış dostlarım
öldüğümü sansınlar benim
içme anılar gibi acı
içme sakın o şaraptan
yağmurlar içinde bekle beni, karlar tozarken bekle
ortalık ağarırken bekle beni, kimseler beklemezken bekle.
şiir: konstantin simonov
çeviri: atilla tokatlı
müzik: nadir göktürk
cem karaca'nın konstantin simonov'un aynı adlı şiirinden yola çıkarak hazırladığı şarkının adıdır, şarkı cem karaca'nın 1982 yılında yayımlanmış olan albümüne isim olmuştur. şarkı, şarkının sözleri,
bekle beni, bekle beni
bekle beni, geleceğim
bütün gücünle bekle
karlar tozarken bekle
ortalık ağarırken
kimseler beklemezken
soğuk sıkıntılarla ağırlaşan
yağmurlar içinde
tek bir haber bile çıkmasa uzaklardan
saçma da olsa bekleyişin
yalnız sen olsan bile
bekleyen beni
bekle yine, bekle, bekle beni
bekle beni, bekle beni
bekle beni, geleceğim
(bekle beni/delikanlıya) çağdaş türkü grubunun 1999 yılında kalan müzik'ten çıkan cd formatındaki albümüdür. çağdaş türkü grubunun bekle beni ve delikanlıya isimli iki albümü vardır. bu iki albüm önce (bekle beni)-1986 ve (delikanlıya)-1987 yıllarında ada müzik'ten kaset formatıyla daha sonra 1999 yılında kalan müzik'ten cd formatıyla bekle beni/delikanlıya adıyla yayımlanmıştır. albümlerin cd formatına grubun 1. albümündeki beş sesli , 2. albümündeki gümüşlük-1 ve gümüşlük-2 isimli enstrümantal şarkılar alınmamıştır. albümdeki şarkılar şöyledir.
gecenin (belki de sabahın) 4'ünü çok geçe, yutup'ta random takılırken ilk kez denk gelip dinlediğim, cem karaca'nın sesinin ne denli güçlü olduğunu bir kez daha gösterdiği, güftesi rus şair konstantin simonov'a ait harika şarkı. anlatılan o ki: 1940'lı yıllar, dünya savaşı sürüyor ve sovyet ordu saflarında yer alan şair simonov, sevgilisine yazdığı bir mektupta bu sözcükleri kullanmıştır. bu sözcükler şiire evrilmiş ve sonrasında da ardında aşık bırakıp savaşa giden sovyet neferlerinin epik-lirisizm ezgilerinden biri olmuş, dillere dolanmıştır. ayrıca, şarkının son kısmındaki ıslık da ayrı bir hava katmaktadır.