tatar yayına depolanabilen enerji, dişli/makara sistemi sayesinde elle gerilen yaylardan kat be kat fazladır. bu sayede zırh delen oklar atmak mümkündür.
dişli demişken, basit makine güçten verirse yoldan alır. bu yüzden okun tekrar yerleştirilip, yayın kurulup ateşlenmesi yavaştır. bu problem devirli tatar yaylarının icadıyla kısmen giderilmiş ancak bu dönemde ateşli silahların yayilmasıyla bu teknoloji ilerleyememiştir.
arbalet adıyla da bilinen bu silahı zamanında papa bir hristiyana karşı kullanılmasını yasaklamış. Çünkü yakın mesafede bir şövalyenin zırhını delip öldürerek kadar güçlüymüş. Bir şövalyenin eğitimi yıllar sürerken, eline arbalet geçiren herhangi bir kişi sinsi bir pusuda şövalyeyi öldürebilirmiş.
Dengeleri değiştirmesinden korktukları için arbalet kullanımı yasaklanmış.
bir arkadaş "ev savunması" için almayı düşünüyordu. eline hiç almayınca insan yanılabiliyor tabi.
standart bir arbalet, yayda 30 ile 80 kilo arası güç depolar. o gücü yaya sen aktaracaksın. yani öyle nizami yay gibi tek kolla çekilip doldurulacak birşey değil. yere bastırıp iki elle asılmak gerekiyor çoğu zaman. zıpkıncı arkadaşlar bunun çocuk oyuncağı olmadığını bilir. ki ortalama bir zıpkında 20 kiloya denk güç var kaba hesabımla.
yayı dolu tutacak halin yok, kurtulsa oda mesafesinde denk geldiğini deler, belki geçer. temizlikte allah kolaylık versin. ayrıca ayı gibi. yatağının altına mı kaktırcan, duvara mı asacaksın uyursan kafanı bölsün diye? e hadi boş tuttun, acil durumda oku bul, asıl, kur... ses caydırıcılığı da yok ki havaya sıkıp korkut.
bir de okla birinin karşısına çıkmak neye benzer bilemedim. eleman aşırı arıza birine çattığını düşünüp korkabilir ya da gülmekten yerlere yatıp iyice gaza gelebilir.
sanki olacak iş değil yani.
ateşli silah da almayın bence. hep yanlış kişi güme gidiyor.
yüz yıl savaşları sırasında ingiliz uzun yaylarınca sağlam dayak yemişlerdir, öyle ki bir arbaletin yeniden doldurup ateşlendiği süre zarfında bir uzun yaycı yaklaşık yirminci okunu düşmanın üzerine yolluyordu. böylesine üstünlüğe sahip uzun yay sluys, crecy, poitiers ve son olarak agincourt gibi büyük zaferlerin önünü açmıştı.
millet walking dead tribinde ama yürüdüğü falan yok. evde camış gibi yiyip yatıyorlar.
şimdi bunu niye anlattım? yukarıdaki (tatar yayı/#148997) bunu aldı. bir de dışarı çıkamadığı için parası götüne batan, habire internetten spariş veren ekip var çünkü. saçma sapan bir para vermiş. "bunu nasıl çekcem" diyor. makarasını kullanmayı anlatan bir video gönderdim diyor " ikinciyi takana kadar beni lime lime yaparlar". arkadaşım basit makine bu, güçten kazandığını yoldan kaybedersin. elinle 70 kilo çekemiyorsan bir oku 20 saniyede takacaksın.
neyse elemanın yayına çöktüm "du ben bir bakayım" diye, evde tahtadan kartondan hedef yaptım atıyorum, mesafe fazla kısa geldi kırıldı oklar.