islam inancına göre hemen her günaha karşı bağışlayıcı olan allah'ın affetmeyeceğini söylediği ve kullarının kendi arasında çözmesini istediği günah türü. mantık çerçevesinden bakılınca da akla uygun geliyor. düşün bir, namaz kılmadın, oruç tutmadın, sana içme dediğim halde rakı sofrasından kalkmadın, domuz eti yeme dedim, domuzlu sandviç yaptın, sana neyi yapma dediysem hepsini yaptın ama sonra çıktın geldin af diledin, merhametime sığındın, işte o zaman hakkında karar verecek olan benim diyor. mutlaka affederim de demiyor ama affedebilirim diyor. lakin, can aldın, mal çaldın, ırzına geçtin, yani kuluma karşı günah işledin. işte o noktada, af dilemen gereken ben değilim diye de açıkça belirtiyor. mantıklı. akıl dolu. güzel.
peki kul hakkı o kadar mı? yani öldürmedin, çalmadın vs bitti mi? peki. banka kuyruğunda önüne geçtiğin insan? emniyet şeridini kullanarak sağladığın araçlar? trafik kuralına göre geçiş hakkı olan yayaya vermediğin yol? aldattığın sevgili? seviyorum diye kandırarak seviştiğin insanlar? kırdığın kalpler? verdiğin veya vermediğin oy ile ortak olduğun günahlar? özgürlüklerini kendi inancına ve keyfine göre kısıtladığın insanlar?
açıkçası ben çok umursamıyorum. başkasının hakkına gasp etmemek için herhangi bir dine mensup olmam gerekmiyor. ama islami bakış açısının genişletilmesi gerektiğine inanıyorum. çünkü eğer inanan birileri olur da bunu okursa, yaptıkları her eylemde bir kez daha düşünmelerini öneriyorum. nitekim aldığınız candan, kırdığınız kalbe kadar yediğiniz kul haklarını affedek olanlar insanlar ve ben şahsen affetmiyorum. etmeyeceğim.