üstad neşet ertaş'a ait olan türkünün sözleri kadar hikayesi de güzeldir. kendisi şöyle anlatır hikayesini :
''1960'lı yıllarda trt sanatçılarıyla almanya'ya gitmiştim. otomobilim vardı ama ne ehliyetim vardı, ne de kullanmayı biliyordum. bazıları dönünce mecburen ben kullandım otomobili. dönüşte kaza yaptık. beni ceza evine koydular. üç ay hapis yattım. kağıt, kalem de vermiyorlardı. bu türkünün sözlerini sigara kağıtlarının üzerine kibrit çöpünün barutlu kısmını tükürükle ıslatarak yazdım.''
şu garip halimden bilen işveli nazlı gönlüm hep seni arıyor neredesin sen datlı dillim güler yüzlüm ey ceylan gözlüm gönlüm hep seni arıyor neredesin sen
ben ağlarsam ağlayıp gülersem gülen bütün dertlerim anlayıp gönlümü bilen sanki kalbimi bilerek yüzüme gülen gönlüm hep seni arıyor neredesin sen
sinemde gizli yaramı kimse bilmiyo hiç bir tabip bu yarama melhem olmuyo boynu bükük bir garibim yüzüm gülmüyo gönlüm hep seni arıyor neredesin sen