1. türkçede "on küçük zenci" adıyla yayımlanan agatha christie kitabından uyarlanmış mini dizi, geçen yılın, -2015 yılının- sonuna doğru agatha christie'nin 125. ölüm yılı nedeniyle bbc'nin çektiği ve yayımladığı iki mini-diziden ikincisi. dizi, agatha christie'nin aynı adlı romanından uyarlama ve yaklaşık birer saat süren üç bölümden oluşuyor. "zenci" deyişi, kitapta olayların yaşandığı adanın isminin "zenci adası" olmasından kaynaklı. kitapla aynı isimde (on küçük zenci) bir tekerleme var ve kitap da, kitaptan uyarlama yapımlar da bu imge üzerine kurulu.

    1939 yılında owen isminde zengin bir adam (ve eşi) aracı yoluyla yaşadıkları adadan adada çalışması için sekiz çalışan seçiyor ve bu çalışanları yüksek ücretle işe alıyor. doktor, öğretmen, koruma vb. bu sekiz kişi aynı gün adaya varıyor ve adada evin iki hizmetçisi tarafından karşılanıyor. -- spoiler --
    ertesi gün evin içinde bir gramofon sesi duyuluyor ve kayıtta konuşan ses adaya gelen insanların işledikleri ama cezasını çekmedikleri cinayetleri sıralıyor. ve on kişinin gramofon sesinden sonra aralarında geçen konuşmada neredeyse hepsi işledikleri iddia edilen cinayeti-cinayetleri inkar ediyor. bundan sonra adadaki konuklar birer birer ölmeye, ölen sayısı arttıkça da katilin aralarından biri olduğu şüphesiyle delirmeye başlıyor.
    -- spoiler --


    dizi, sinemasal açıdan pek değerli değil, polisiye-gizem türünde bir dizi olduğu için dizide garip bir atmosfer yaratılmaya çalışılmış ama -bence- başarılı olunamamış ve dizi karakter dizisi olmuş ama dizideki oyunculukları da başarılı bulmadım. agatha christie'nin kaleminden çıkmış ne olsa izleyecek polisiye severler bu diziyi de izleyecektir tabii, ben izledim.
    #3254 ma icari | 8 yıl önce
    0dizi 
  2. 'nin aynı isimli romanından uyarlanan 2015 yapımı 3 bölümden oluşan mini dizi.
    hem kitabını hem çizgi romanını yıllar evvel müthiş bir heyecanla okuduğumu hatırladım ve bu güne kadar yapılmış en başarılı agatha christie uyarlamalarından biri olan sovyet yapımı desyat negrityat filmini ne çok sevdiğimi düşündüm. ardından da toplamda 3 saatlik sürecek diziye bir şans vermek istedim. muhteşem değil, tahmin ettiğim gibi bazı eksiklikler var. 2 saate sığdırılabilecek bir hikayeyi 3 saat süründürmek biraz gereksiz gibi geldi. ayıp olmasın diye söylüyorum "fena değil..."

    aşağıda hem roman hem dizi ile alakalı spoiler var!

    -- spoiler --


    çeşitli sebeplerle bir adaya toplanmış toplam on kişinin bir çocuk tekerlemesine uygun olarak sırayla öldürülmesi konu ediliyor lakin orijinal romanın adı önce ardından ve en son olarak değiştirildiği ve artık ile kelimeleri günümüzde çok da hoş karşılanmadığı için şiirde ve elbette dizide tüm bunların yerine kelimesi kullanılmış. belki romanın son hali de böyledir, bilemiyorum. benim okuduğum kitabın adı 'ydi.

    Ten Little Soldier Boys went out to Dine, one choked his little self and then there were nine.
    Nine Little Soldier Boys stayed up very late; One overslept himself and then there were eight.
    Eight Little Soldier Boys travelling in Devon; One said he’d stay there and then there were seven.
    Seven Little Soldier Boys chopping up sticks; One chopped himself in halves and then there were six.
    Six Little Soldier Boys playing with a hive; A bumblebee stung one and then there were five.
    Five Little Soldier Boys going through a door; One stubbed his toe and then there were four.
    Four Little Soldier Boys going out to sea; A red herring swallowed one and then there were three.
    Three Little Soldier Boys walking in the zoo; A big bear hugged one and then there were two.
    Two Little Soldier Boys sitting in the sun; One got frizzled up and then there was One.
    One Little Soldier Boy left all alone; He went and hanged himself and then there were none.

    -yemek masasının üzerinde her ölümden sonra eksilen küçük heykelciklerin kitaptaki tasvirin aksine post-modern çizgiler taşıyan küçük sanat eserleri olması beni şaşırttı, hoş bir detay olmuş.
    -bir hollywood klişesi olarak iki karakterin seviştirilmesi gereksizdi. ille de orijinal hikayeye körü körüne bağlı kalınsın demiyorum lakin vera'nın karakteriyle uzaktan yakından alakası yoktu bunların.
    -ayının ağzına herkesin görebileceği kadar bariz saklanmış kafam kadar revolver?
    -kokain partisi? kamon...
    -türk dizisi tadında dakikalarca bitmeyen slow motion flashbackler beni bitirdi. heyecanı bu kadar soğutmaya gerek var mıydı gerçekten?
    -cgi başarısız, 2015 yılının imkanları ve yapım için astronomik rakamların telaffuz edilmediği düşünüldüğünde daha iyisini neden yapmaya uğraşmadıklarını anlayamıyorum.
    -"bir yün yumağım kayıp" der miss brent, kitapta buna ne olduğunu biliyoruz ama madem dizide yün yumağa ne olduğunu anlatmayacaksınız repliği neden oraya koydunuz?
    -güzel yanı en azından katil orijinal hikayedekiyle aynı...


    -- spoiler --


    fena değil diye lafa başlamıştım ama fazla ağır eleştirmiş olabilirim. daha kısa sürse bir şans verin demek isterdim ama 3 saat bu dizi için çok uzun...
    #125907 the fool | 6 yıl önce
    2dizi