1. Bir insana, (organ bağışının aksine) herhangi bir kayba uğramadan yapılabilecek en büyük iyilik olabilir.

    Öncelikle zaten şurada Kızılay konu hakkında yeterince açıklayıcı bir soru cevap oluşturmuş. Ben kısaca en temel şeylerden ve kişisel deneyimimden bahsedeyim.

    Öncelikle kan değerleriniz, yaşınız, cinsiyetiniz, sağlık durumunuzdan çok psikolojik olarak buna hazır mısınız o önemli. Zira iğne fobisi olanlara veya kan alırken bayılacak kadar hassas kişilere kan bağışı yapmayın deniyor.

    Kadınlar 4, erkekler 3 ayda bir kan verebilir.

    Yaş sınırı 18-68, kilo en az 50 olmalı.

    Bazı enfeksiyon hastalıkları, özellikle kan parazitlerinin neden olduğu hastalıklar, şüpheli cinsel ilişki, diş tedavisi kan bağışına engel teşkil edebilir.

    Bağış öncesi alkol, sigara, bazı ilaçlar kesilmeli. Ayrıntıları linkte ve kan bağışı formunda yazıyor.

    Benimkisi acil kan ihtiyacına yönelik bir bağış oldu. Normal zamanda Kızılay'a ya da kan bankasına gidip kan vermeyi tercih etmezdim zaten çünkü A(+) kandan bol ne var diye düşünüyordum. Sanılanın aksine A değil B daha yaygın bir grupmuş. Aralarında ufak bir yüzde farkı var sadece.

    Kan bankasına gittim, 1 buçuk sayfalık formu doldurdum. Sonra hızlı bir kan tarama testi için ufak tüpte kan verdim. Doktor ekrandan baktı baktı, ben de baktım ne var ne yok diye. Sadece rbc olarak gösterilen değeri görebildim. Rbc, red blood cell, kandaki eritrositleri-kırmızı kan hücreleri- gösteriyor. Kadında değer aralığı 4-5, erkekte biraz daha fazla 5-6 milyon civarında. Ekrandaki diğer değerler ekonomi kanallarında ekranı dolduran tuhaf yazılar gibiydi.
    Sonra Joey'nin koltuğu gibi rahat mı rahat bir koltuğa oturttular. Ufak tüpe alınan kan için oldukça ince bir iğne kullandılar. Aşı olduğumuz klasik iğnelerden. Ama kan aldıkları iğne daha kalındı. O yüzden bakamadım bile.
    5-10 dakika sürer dediler, rahatlamak için ve odadaki makinelerin çıkarttığı sesi duyup gerilmemek için müzik dinlemeye başladım ben de. Hatta o kadar rahatlamışım ki tartı gibi sallangaçlı bir şeyin üzerine konan kan dolu torbaya baktım. 450 ml'lik bir torbaydı. Zaten hepi topu 5 litre kan var, yarım litre çok değil mi diye düşünürken hababam sınıfında müshilli hoşafı içen şaban gibi bana bir şeyler olmaya başladı. Yavaş yavaş da olsa yarım litre kan gidiyor dolaşımdan. Haliyle tansiyon düşüyor. Görüşüm kararmaya, başım uğuldamaya, midem bulanmaya ve o canım klimalı mis gibi Oda buz gibi gelmeye başladı, sıcak bastı. İşte o zaman görevli abiye seslendim ve kan alımını birkaç dakikalığına durdurdular. Kan gitsin yukarılara yazık diye düşünerek olsa gerek, hoop koltuğun uç kısmını yükselttiler, gözlerin açık nefes al ver Vs. Sonra düzelince tekrar devam ettiler. Kanı aldıktan sonra da aynı şeyler oldu. Ve girerken hiç acıtmayan iğne çıkarken çok acıdı. Açık yaraya su değmesi gibi acıttı hem de. Aşama aşama koltuğu indirdiler ve iyice iyi hissettiğimden emin olduktan sonra koltuktan kaldırdılar.

    Bütün bunlar olurken Rachel'ın başına gelen benim de başıma geldi ve benden sonra gelen, benden biraz evvel başlayan abiler birer birer gitti tabi.

    Gerek kan bağışı sırasında gerek tahlil için kan verdiğinizde kolunuzda morluk oluşmaması için o pamuğun üstüne sıkıca bastırın. Kolu büküp basınç uygulamak işe yaramaz çünkü uyguladığınız kuvvetin yüzey alanı artacağı için basınç düşer. Halbuki parmak ucuyla uygulanacak basınç tek bir noktaya uygulandığından daha etkili olur. Morarmanın nedeni de kanın kendine deri altında yol bulup sızması.

    Önemli not: Acil kan ihtiyacı anonslarında başkası gider diye düşünmeyin, mutlaka gidin. Hele negatif kan grubu olanlar; a-, b-, ab- ve tabi ki 0-. Bir 0- kolay yetişmiyor sonuçta.
    #26586 İyi adamdim ben | 8 yıl önce
    0tıp terimi 
  2. şartları karşılayan her sağlıklı bireyin düzenli olarak yapmasını savunduğum bağış.

    Geçen gün kan ihtiyacımız oldu annem için. Kan bankasına gittim evrakları verdim, orada çalışan görevli arkadaş Kızılay bağış noktasına gidip annen adına kan bağışı yapıyorsun ve yarın gelip kanı alıyorsun dedi. Bu dediğin haklı bir söylem ki ben bunu zaten yapıyorum ama o kan bana şu an lazım kadın onkoloji hastası ve kan bekliyor dedim. Kısa bir sohbetin ardından Kızılay'da stokların azaldığını ve virüs nedeni ile insanların korkup kan vermediğinden bahsetti. Bu yüzden haklı olarak kan verebilmek için kan isteyen hasta yakınlarından bağış yapmasını istiyor ve bağış yaptıklarına dair fiş ile geldiklerinde kanı veriyor. Yapılan uygulama ile ilk kez karşılaşmam üzerine kızılayı arayıp teyit ettiğimde de aynı cevabı aldım.

    Bir söz vardır; başına gelmeden bilemezsin diye. İnsan gerçekten bazı şeyleri yaşamadan olayın önemini idrak edemiyor. O anı yaşamasam şu an bu satırları yazmaz belki de umursamaz olurdum. Geldiğim noktada sağlık ve iyilik adına daha duyarlı olamadığım için üzgünüm ve bu durumun bunun mahcubiyetini yaşıyorum.

    Bu girdide bağış yapmanın, insanlara faydalı olmanın ve yaşadığım bir anı paylaşmamın üzerinden kan ve sağlık adına yapılan diğer bağışların önemli olduğu mesajını vermek istedim.
    #231151 anvene | 4 yıl önce
    0tıp terimi