Andromeda, cepheus ve kassiepeia'nın kızı, kahraman perseus'un eşidir. Andromeda ve perseus'un kaderi oldukça karmaşıktır. Kassiepeia, kızının/kendisinin poseidon'un kızları nymphalardan (nereidler) daha güzel olduğu iddiasıyla böbürlenip durur. Sinirlenen poseidon etiyopya'nın üzerine bir ejder/deniz canavarı gönderir. Bir kahin de andromeda'nın kurban edilmesiyle canavarın zarar vermesinin engelleneceğini öngörür. Andromeda ölümünü beklemek üzere deniz kenarındaki bir taşa zincirlenir. Neyse ki Perseus kızı görüp ilk görüşte vurulur da elinde medusa'nın kafasıyla canavarı yenip andromeda'yı ve şehri kurtarır. Perseus, andromeda'yı evlenmeye ikna eder. Düğün şöleni cepheus'un kardeşi olan ve andromeda ile evlenmesi planan phineus tarafından bölünür. perseus yine medusa'nın başını kullanıp phineus ve askerlerini taşa çevirir. Böylece andromeda da perseus'una kavuşur.
"Andromeda kompleksine günlük hayatta, aşağı yukarı her kadında rastlarız. Her genç kızın mutlaka evlenmek istemesi, her ilişkinin genellikle bir evlenme ile bitmesini istemesi, kızdaki bilinçdışı Andromeda kompleksinin bir ifadesidir. Genç kız, kendisini bağlayan ve yaşamını kısıtlayan pek çok bağdan kurtulmayı evlilikte aramaktadır. Bu durumu, bilhassa sosyal baskıları çok fazla olan ve genç kız yaşamını rahatça yaşama özgürlüğünü vermeyen ailelerde, genç kızların ilk rastlayacakları erkekle, pek düşünmeden evlenme girişiminde bulunmaları hallerinde gözlemiş oluruz.
Bu gibi hallerde, genç kız, sevdiği bir erkek ile beraber yaşamak için değil sadece evlenmiş olmak için evlenmektedir.
Psikoterapide, Andromeda kompleksine genç kadınlardaki bilhassa anksiete ve davranış bozuklukları vakalarında rastlanır.
Genellikle, diyebiliriz ki, her kadın kendi Perseus'unun gelip kendisini bağlarından kurtarmasını beklemektedir..."