1. türkiye'de yayılması amacıyla 1928'de bir dernek kurulan yapma dil.
    #19245 kesret | 8 yıl önce
    0dil 
  2. dünya çapında iki milyon konuşucusu olan dil.

    evrensel bir dil olması amacıyla polonyalı yahudi göz doktoru ludwik lejzer zamenhof tarafından 1887 yılında icat edilmiştir.

    zamenhof'un böyle bir dili çıkarma sebebi insanların yabancı dil öğrenmeye ayırdıkları sürenin çok fazla olduğunu keşfetmesi ve uluslararası problemlerin dil sorunu sebebiyle çıkmasıdır.

    lakin iyidir güzeldir de, abimiz göz doktoru olması sebebiyle sanırım bazı şeyleri gözden kaçırmış.

    birincisi, dil dediğimiz şey tamamen kültürün ve coğrafyanın bir ürünüdür. mesela biz türkçe'de yosun deyip geçiyoruz. japonlar 50 farklı yosun türü biliyor, gördükleri yosunun ismini hangi tür olduğuna göre söylüyor. aynı şekilde japonca'da yeşil ve mavi kavramı çok farklı mesela.

    haliyle herkesin aynı dili konuşması ancak çok kısa bir zaman dilimi için mümkün olacaktır. herkes esperanto konuşmaya başladıktan 100 veya 200 yıl sonra çin'in esperanto'su farklı, arabistan'ın esperanto'su yine farklı olacaktır.

    son olarak bu girdiyi bir cezayir hakkında bir fıkra ile bitireyim.

    cezayir, fransa yönetimi altına girdikten sonra bir öğretmen arap bir öğrenciye adını sorar. öğrenci "mahmut" der. öğretmen bunun üzerine "senin adın mahmut değil, jean françois" der.

    annesi çocuğa "mahmut!" diye seslenince çocuk "benim adım mahmut değil! jean françois!" der.

    annesi mahmut'u bir güzel döver.

    daha sonra mahmut'un babası gelir oğluna "mahmut!" diye seslenir. mahmut yine "benim adım jean françois!" der ve yine dayak yer.

    ertesi gün öğretmen, dayak yemiş mahmut'u görür ve ne olduğunu sorar. mahmut,

    "ne olacak öğretmenim, iki tane arap bana saldırdı" der.
    #85128 akai suisei char aznable | 7 yıl önce (  7 yıl önce)
    0dil 
  3. hızlı öğrenilen bir dildir.

    pek çok angaryadan arındırılmış olsa da bazı saçma kuralları (nedense) korumuştur.

    örnek:

    flava hundo (sarı köpek), flavaj hundoj (sarı köpekler)
    'mi Ŝatas flavajn hundojn' (sarı köpekleri severim), 'mi volas Ŝati flavajn hundojn' (sarı köpekleri sevmek istiyorum)

    bir başka örnek:

    mia domo (my house), miaj domoj (benim evlerim)
    'la domo de miaj hundoj estas granda' (köpeklerimin evi büyüktür/my dogs' house is big), 'miaj domoj estas grandaj' (evlerim büyüktür/my houses are big)

    ilk örnekte isim çoğul yapıldığı vakit sıfat da çok gereksiz bir şekilde çoğul hal eki alıyor. aynı durum ikinci örnekteki ev kelimesi çoğul hale getirildiğinde de ortaya çıkıyor. hatta o cümlede hem 'mia' (benim) hem de 'granda' (büyük) kelimeleri çoğul eki alıyor.

    aynı şekilde isim belirtme haline çekildiğinde sıfat da aynı çekime maruz kalıyor, yani 'sarı köpekleri' değil 'sarıyı köpekleri' şeklinde çekiliyor. gereksizlik vol.2.

    tüm bunların yanında kolaylıklarından da bahsetmek lazım.

    ikinci örnekteki cümlelerde gördüğünüz gibi ingilizcedeki am-is-are çekimleri bu dilde yok. aynı şekilde kişiye göre fiil çekimi de yok:

    mi kuras, vi kuras, li kuras (i run, you run, he runs/ich renne, du rennst, er rennt/ben koşarım, sen koşarsın, o koşar).

    aynı şekilde iyelik zamirleri de çok düzenli çekiliiyor:

    mi-mia/i-my/ich-mein
    vi-via/you-your/du-dein
    li-lia/he-his/er-sein
    si-sia/she-her/sie-ihr
    ni-nia/we-our/wir-unser
    ili-ilia/they-their/Sie-ihr

    bunlar çok küçük ve belki de dil öğrenmeye girişecek bir insan için önemsiz sayılabilecek detaylar olabilir. fakat sıfırdan girişmek isteyen arkadaşların iştahını kabartmak için kıt esperantomla birkaç örnek vermek istedim. dilde ilerledikçe daha büyük kolaylıkları ortaya çıkıyor, bilhassa ingilizce-almanca-latince gibi dillere hakimiyetiniz varsa kelime öğrenmek aşırı kolaylaşıyor.

    #198346 dolar2tlbudevirdepcalinmaz | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0dil