İdamını onayladığı talat aydemir'in sürekli aynı anıyı düşünerek kendisini affedeceğine inandığı 4. Cumhurbaşkanı, Emekli orgeneral, Çanakkale ve kurtuluş savaşı gazisi.
büyük taarruz sırasında cemal aga üsteğmenken, cephe karargahından gelen bir emri cephedeki tümene ulaştırmakla görevlendirilir. Yolu ateş altında olduğu için bir yerde beklemek zorunda kalır, dolayısıyla emri tebliğ etmede gecikir. Savaşta böyle mesajların geciktirilmesi kurşuna dizmeyle cezalandırılır, o zamanki telgrafların hemen hepsinde "tehirin mucibi idamdır" gibi mesajlar vardır. Cemal Aga Tümen komutanına emri tebliğ ederken komutana sahra telsizinden "emir geç geldiyse ulağı kurşuna dizin" emri gelmektedir. Komutan bir dahaki sefere yola erken çıkmasını öğütler ve telsize "ulak vaktinde geldi, sıkıntı yok" cevabını verir. Böylece cemal ağa mutlak infazdan kurtulmuş olur.
Cemal Aga'yı idam etmeyen kişi Albay talat aydemir'in amcası ilyas zeki aydemir'dir. Yıllar sonra Cemal gürsel de Talat Aydemir'e "sizin aileye can borcum var" diyecektir**. onun için Talat Aydemir son dakikaya kadar Cemal Ağa'nın kendisini kurtarmasını bekler. Yine de Gürsel, Aydemir'in idam hükmünü imzalar.
1895 doğumludur. 1. dünya savaşı'nda Çanakkale cephesi'nde görev almış, anafartalar ve seddülbahir çarpışmalarında bulunmuştur. Ardından Filistin cephesine gönderilmiş, 1918 yılında ingilizlere esir düşmüş, 1 yıl mısır'da esir kampında kalmıştır. 1919'da esareti sonlanmış, müteakiben de İstanbul'a geçmiştir. 1920 yılına gelindiğinde de kurtuluş savaşı'na katılmıştır. birinci ve ikinci İnönü muharebeleri, Eskişehir muharebeleri, Sakarya muharebeleri ve büyük taarruz'da yer almıştır.
Açıkçası cumhuriyetin bu ilk kadrolarının 1. dünya savaşı ve kurtuluş savaşı'nda bizzat çarpışmış olması beni hep etkilemiştir.