benim nazarımda son yılların en başarılı aktörlerinden kendisi. çünkü her tür filme gidiyor adam. ve her tür filmde farklı bir karakter haline dönüşebiliyor. elbet bir tom hardy ya da christian bale kadar kişilik değiştiriyor değil ama onların bu performansına yakın diye düşünüyorum.
kendisine ilk dikkat ettiğim film crazy, stupid, love. oldu sanırım. öncesinde çok daha fazla ve başarılı filmleri olmasına rağmen ben dikkat etmemiştim. bu filmden sonra izlediğim la la land ve blade runner 2049 filmleri de bu düşüncemi pekiştirdi. ve üstelik imdb'ye göre en iyi filmleri olan blue valentine ve the notebook filmlerini henüz izlemiş bile değilim.
yakışıklı abimiz başarılı kariyerinin yanı sıra oldukça iyi bir aile hayatına da sahip. ben kendisini her ne kadar emma stone'a yakıştırsam da kendisinden yaşça büyük olan eva mendes ile mutlu bir evliliği var. eva'dan pek haz etmesem de nazar değmesin.
The Notebook filmiyle gönlümüzde taht kurmuş, oynadığı her rolün hakkını veren kanadalı oyuncu. la la land filmi ile 2016 yılında Müzikal veya Komedi Dalında En İyi Erkek Sinema Oyuncusu Ödülünü kazanmıştır.
Kaç tane filmini izledim, kardeşim ne zaman gülecek bu adamın yüzü? Hep mi kaybeden, kendini feda Edip ölen, fedakar, cefakar kader mahkumu adamı oynayacak bu adam? Siki taşağına denk bir karakter olamayacak mi hiçbir zaman? Neden ulan?
Yönetmeliği de vardır. Lost river (kayıp nehir) 2014. Gerçi bu filmi david lynch etkisindedir ve eleştirmenlerce pek beğenilmemiştir. Cannes'da "un certain regard" seçkisine alınmıştır.
Filmin yeterince işlenmemiş olduğunu düşünüyorum. Sanki çekecek daha çok şeyi varmış da filmi yetmemiş. Karakterler zayıf kalmış. Yine de seyre değer.
her filmiyle gönlümde taht kuran, umarım bir gün bir kahvehanede -evet kahvehane- birlikte sessizce çay içeceğim harika aktör. ailemden biri gibi hissediyorum.
neredeyse tüm filmlerini birden çok kez, "drive" filmini ise hiç yoksa yirmi kez izledim. yukarıda 'krizantemin' dediği gibi Ryan Gosling/#74639 benim için de tüm oscar'ları kazanmıştır.