hayal gücünün yazılım ile desteklenmesinin ne kadar etkili bir ekonomi yaratabileceğini gösteren önemli bir örnek.
iyi incelenmesi ve okullarda örnek olay olarak bahsedilmesi gerekiyor.
insani zaafları çok iyi kullanıyor. koleksiyon yapmak, sahip olma dürtüsü, rekabet, takıma ait olma, bir varlığa emek harcayarak değer yüklemek, avlanma içgüdüsü vs.
gerçek dünya haritasını kullanıyor olması ilginç ekonomik olaylara neden olabiliyor. örneğin dün evimin yakınındaki kafede öğle yemeği saatlerinde pokemonları kendine çeken bir koku yayan modül isimli sanal cihaz kullanıldı. kokuya gelen pokemonlar sanal, ama onları yakalamaya gelen müşteriler gerçek.
benzer olaylar daha önce de olmuştu, örneğin second life isimli bir oyun içerisinde büyük firmalar kendi mekanlarını açmışlardı.
yazılım çok ilginç mesleklerin önünü açacak. ne iş yaptığını anlamakta zorlanacağımız meslekler olacak. bir kaç yıl içerisinde 7-8 yaşındaki çocukların 'oyun danışmanı' olarak firmalara hizmet vereceğini ve benden daha fazla para kazanacaklarını tahmin ediyorum.
durum böyle olunca günlerini bilgisayar başında oyun oynayarak geçiren yeğenime de 'kalk biraz ders çalış' deme konusunda da tereddüt içerisindeyim.
Kuzenimin davet kodu için beni dürtüklemesiyle çıkışının üzerinden 5 yıl geçtikten sonra türkiye’ye açıldığını görüp daldığım oyun. “Mobil” oyun böyle olmalıymış harbiden. İndirmedeki amacım evden dışarı çıkmak için motivasyona ihtiyaç duymamdı. Nitekim iyi de yapmışım. Kuzenim bağımlısı olmuş vaziyette ama ben de myle bir şey yok. Zira dostlar, oyunun eksik ya da iyi olmamış olduğunu düşündüğüm birkaç şey var. Tabii ki bunlar sadece bağımlılığın önüne geçti, motivasyon ve sevme kazanımları duruyor.
-20 level olmadan poke topu toplayamama oyunu tıkıyor. Poke topu olmadan da pokemon yakalamak nanay. Dolayısıyla xp kazanamıyor, 20 levele ulaşamıyoruz. Bunun için davet kodu kullanımında gelen 100 top şart ama o bile kurtarmıyor.
-battle kısmı olmamış. Hiç olmamış. Pokemon sıra tabanlı bir rpg serisi ama gerçek zamanlı bir savaşı uygun görmüşler. Bu tek başına eksi değil. Eksi, savaşların sadece ekrana hızlı dokunmak olması. Ne bir strateji ne bir keyifli bir unsur yok. Kimin pokemonunun saldırı puanı güçlüyse o kazanıyor. Güçlü pokemon için dolaşmak gerekiyor. Poke topu bir de. Poke topu çoook gerekli. Onsuz pek bir şey yapılamıyor. Battle’da seçtiğimiz pokemona göre takip pokemon gelse işte o zaman daha adil olurdu. Bu sebeplerden olabildiğince pokemon topladıktan sonra battle yapmak lazım.
-arayüz. Birçok şeyi koymak için verimliliğe biraz etmişler. Yeterli ama alışmak için zaman ve hantallığı için kabullenme istiyor.
-birçok şey var ve bunları anlatmada yetersiz. Kendi kendinize öğrenmek zorundasınız. Bu da biraz çekingenliğe itiyor. Çıkışının üzerinden 5 yıl geçen bu popülerlikteki bir oyunun Yukarıdaki basit şeyleri halletmesi gerekirdi. Biraz japon kafası…
Millet birbirlerine kod vermek için güzelleme savaşına girdiğinden bir tane eksi yorumda bulunana denk gelmemiştim. Benim başlıca eksilerim bunlar. Bunları sine çekerseniz keyifli. Ben collector kafası ile oynadığımdan keyif alıyorum.
Başlamak isteyenlere iki nasihatım var; kod bulun ve yoldaş pokemonunuzu benim gibi 14. Seviyede belirlemeyin, hemen bir yoldaş edinin.
Başlayacaksanız kod vermem için mesaj atabilirsiniz.
2016 yılında başladığım oyundur kendileri. Geçen ay bacanakta gördüm, indirdim arada yakalıyorum dedi. Bende indirdim. Yakalıyorum. Arkadaş olalım diyen olursa, mesaj atabilir, her şekilde hediye gönderebilirim.