orta asya steplerinde ve islamiyet henüz kabul edilmemişken avrupa içlerinden kore topraklarına kadar ortak bir kültür yaratan millet, sadece sözlü ve yazılı olarak bir zevk oluşturmuş, bu süreci de 11. yüzyıla kadar sürdürmüştür. "sadece" deyişim kesinlikle alaycı bir anlayış ile kullandığım anlaşılmasın. bunca geniş bir coğrafyada milli kimliğin oluşmasına çok büyük faydası olmuştur. gidenler, hovardaca steplerde tur atıp gelenler herhangi bir millet içinde kaybolmamış, kendi içinde din ve dil savaşına girişmemiş, sadece en büyük olma mücadelesine girişilmiştir. bu olunca da kurulan devletlerin sınırları tek savaşla asya kıtasının yarısının tek devlete bağlanmasına yol açmıştır.
işte bu döneme islamiyet öncesi dönem diyoruz. ve tanrı şöyle buyurdu: "türkler müslüman olsun" ve birinci gün bitti.
2-islamiyet etkisindeki dönem.
bu dönem 11. yüzyıl itibariyle başlayıp ağırlıklı olarak oğuz boylarının kültür ve edebiyatı baz alınarak kendi içinde alt başlıklara ayrılmıştır. müslüman olmayan ve orta asya'da kalan çoğu topluluk dışta tutulmuştur.
3-batı etkisindeki dönem.
sadece osmanlı ve türkiye türkçesinin baz alındığı dönemdir. 19. yüzyıl itibariyle başlar.