uzun zamandır sinemaya gitmiyordum. dört gözle beklediğim filmdir. Cillian murphy oynar da nasıl kötü olabilir bir film. efsane bir oyuncu kadrosu var. o yüzden gümbür gümbür bir film olacağını düşünüyorum. vakit bulduğum an gideceğim.
teknik açıdan hakkında yayılan şehir efsanelerinin karşılığını bulduğunu düşünmüyorum kendi adıma. belki de gerçekten bu beklentileri karşılayacak sinema salonlarında izlemek gerekiyordu filmi; bilemiyorum.
nolan'ın hikaye anlatmaya odaklandığı tenet, inception hatta interstellar benim için sinema şöleni tadında filmler. oppenheimer bu açıdan nolan sineması adına beklentimin adına kaldı. lakin prodüksiyonun kusursuzluğu ve cillian murphy'nin performansı filmin en büyük artıları.
işin hikaye tarafında nolan'ın çok dallanıp budaklanmadan zaman çizgilerini birleştirmesi gene kusursuz bir etki yaratıyor. lakin bu anlatım dili, yani ne kadar karışık olsa da nolan'ın derdini teklemeden anlatması biyografi temelinden yükselen bu filmde sinema adına bazı eksikler bırakmış sanki. filmi izliyorsunuz ama sonunda filmin ihtişamından değil prodüksiyonun kusursuzluğundan etkileniyorsunuz. oysa ki inception, interstellar hatta tenet sadece hikayesi itibariyle değil bu hikayeyi sunuş biçimiyle de insanı sarsan (en azından beni sarsan) filmlerdi.
sonuç olarak karşısına geçip sinema nasıl olmalı sorusunun cevabını aramak için tekrar tekrar izlenebilecek bir film benim için. lakin iyi zaman geçirmek, sinema adına denenmemiş olanı görmek, ya da daha önce denenmiş olanı en iyi haliyle görmek için bir film izlemek istersem seçimim tenet veya inception, belki de interstellar olacaktır nolan sineması adına. tenet veya inception hikayeyi anlatma biçimiyle ihtişamlı filmlerken, oppenheimer aynı martin scorsese'nin the aviator'u gibi prodüksiyonun ihtişamıyla etkileyici bir film olmuş bence.