1. "turgut uyar'a yanıt...

    yaşamamızda başka büyük şeylerin de olduğu söylenemez. sözgelimi ülkü yok yaşamımızda. içimizde, filan sisteme inandığı halde, mevcut sistemin yüz yıllık planına göre hayatını düzenlemeye girişmiş kişiler var... bir yabancılık dönemi bu, bunalımlar da yabancı..."


    ( , hikâye üstüne, 1966)


    (bkz: )
    (bkz: )
    (bkz: )
    #16710 ma icari | 8 yıl önce
    0şair 
  2. Genç romantiklere kabir azabı çektiren üstat.
    #18000 fly | 8 yıl önce
    0şair 
  3. dizisi sayesinde "göğe bakma durağı" adlı şiiri, bu şiiri sayesinde de kendisi tanınan şair.
    #26795 kesret | 8 yıl önce
    0şair 
  4. şairi.
    #26869 kesret | 8 yıl önce
    0şair 
  5. alakalı alakasız zamanlarda aklımda akıp giden birkaç dizenin sahibi.

    *****

    her şey akıp gider, bir katı hüzün kalır
    her zaman geceleyin kalır o, bazan gündüzün kalır
    ben de bu dünyaya geldim geleli
    ölmezsem, öldürmezsem
    kim benim farkıma varır?
    #29807 kesret | 8 yıl önce
    0şair 
  6. tomris uyarın eşi şair.göğe bakma durağı dünyanın en güzel Arabistanı kitaplarınında yazarı aynı zamanda.
    #29830 humblesquirtle | 8 yıl önce
    0şair 
  7. 'Her şeyden biraz kalır' diyor; bir İtalyan atasözü. En inandığım doğrulardan biri. Söylemeden edemeyeceğim bir doğru da, şu: Âşk, söz konusu olduğunda; ikinci de, üçüncü de, sonuncu da ilk'tir.

    - Turgut Uyar -
    #34766 ma icari | 8 yıl önce
    0şair 
  8. özenle soyduğum şu elma söyle şimdi kimindir
    özenle ne yapıyorsam bilirsin artık senindir

    Turgut Uyar /
    #36868 ma icari | 8 yıl önce
    0şair 
  9. Ama nisan olsa da olmasa da
    Serçeler benim kalbimdir

    Turgut uyar /

    #37800 ma icari | 8 yıl önce
    0şair 
  10. "toprak sevdiklerimizi aldığı için mi böyle güzel kokar?" demiş şair.
    aramızdan ayrılalı 32 yıl olmuş,tomris uyar'a ''bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.'' gibi muazzam dizeler yazmıştır.
    kendisi havacı bir subaydır ayrıca.
    #98853 emrhyme | 7 yıl önce
    0şair 
  11. "bir insan birini yalnızken hatırlıyorsa sevmemiştir, ansızın aklına getirip yalnızlaşıyorsa . işte o zaman sevmiştir” t.uyar
    eskiden şiirlere karşı ilgisi olmayan bir insandım. korkardım şiir okumaktan, hissedemezdim şairlerin duygularını, anlayamazdım düşünme tarzlarını. uzun zaman sonra çok rahat bir şekilde diyorum. yazar olabilmek emek ister; fakat şair olabilmek düşüncelerini en yalın haliyle kaleme alabilme yeteneği ister. işte turgut uyar bunun en güzel örneğidir. düşüncelerini bu kadar rahat bir şekilde kaleme alan bir insan, ne yaparsa yapsın aşk ile yapmıştır.
    #126241 kitapkurdu | 6 yıl önce
    0şair 
  12. kanaatimce dünya şiirinde edip cansever'in çağrılmayan yakub'un dan sonraki bilinç akışı türünde en güzel şiiri yazmış insandır. türk şiirine ''palyaço'' diye muhteşem bir eser hediye etmiştir. turgut hoca ankaralıdır. ben ankara'da doğmadım. fakat fahri den öte, ciğeri bir ankaralıyımdır. büyük ustayı da ankara'yı da ciğerlerime kadar çok özledim.

    bu şiiri biraz zaman ayırıp okumanızı yürekten rica ederim.


    i.

    kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde
    kaç kilo çekerdi yalnızlık
    kaç kere ezildim altında
    yaz yağmurlarının

    belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları
    her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk
    hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize

    kim sevmezdi çiçekleri filan
    "ben sevmezdim" dedim, "yalan" dedi

    bunu palyaço söyledi,
    palyaço söyledi ben yazdım
    yazdım, yazmasam ağlayacaktım

    herkes ağlarmış biraz, ben de ağladım
    sırf bu yüzden mi ağladım
    alçaklık gibi bir şey oldu bu biraz

    biraz birazdım her şeyden
    dün biraz sinirlenmiştim mesela
    yarın bir kadını seveceğim biraz
    biraz biraz kör oldum bügünlerde

    ama rakı kadehlerini boşaltmayın
    eksilmesin hiçbir şey
    hiçbir şeyden dahi olsa
    kalsın biraz

    ii.

    umursamıyorum yılgınlığımı filan
    çünkü sessizce yaşanmalı her şey
    bir devrim sesszce olmalı mesela
    ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun

    bir palyaço neden yalan söylesin ki
    ben palyaço olsaydım söylemezdim
    marangoz olsaydım da söylemezdim
    ben insan olsaydım yalan söylemezdim!

    hem nereden çıkardınız palyaçonun yalnızlığını
    kaç kilo çeker ki bir palyaço
    hem neden yüzüme vuruyorsunuz
    bir çirkin ördek yavrusu olduğumu

    gocunmam ki ben, ben gocunmam
    bir palyaço ne kara gocunmazsa
    o kadar, o kadar gocunmam işte

    rakı doldurun! eksilmesin

    iii.

    bitmedi, yazacağım daha
    yazmazsam ağlayacağım çünkü
    alçakça olacak biraz

    hem biz o zaman kimdik ki, nerelere giderdik
    her sokakta biraz daha eksilirdik
    bilirdim, geceleri puslu puslu olurdu bazen
    bazen birisi fısıldarmış gibi olurdu
    "duyamadım", derdim, "tekrar et!"
    sessizliğe bürünürdü o vakit her şey
    sokaklar daha bir puslu
    palyaçolar daha bir ağlamaklı olurdu
    ve ben daha bir alçak olurdum
    ağlardım biraz

    hem sen kimsin, çekiştirme diyorum
    hatta kuyruğuma basma diyorum
    acıyor, tırmalarım,-
    diyorum

    kahrol, kahrol!
    diyorum

    iv.

    geçen gün yüzüme rastladım bir ilan panosunda
    korktum birden, kusacak gibi oldum
    "olur öyle" dedi palyaço,
    "herkes alçaktır biraz"
    "otur ulan!" dedim, bağırdım ona
    ben bazen bağırırım biraz

    "rakı doldur!" dedim, "eksilmesin!"
    ben bazen eksilirim biraz
    aslında hepimiz eksilirmişiz biraz
    bunu sonradan öğrendim

    ben aslında her şeyi sonradan öğrendim
    herkes herkesi sonradan öğrenirmiş
    bunu da sonradan öğrendim

    örneğin;

    geçen gün bir kadınla seviştim
    biraz değil çok seviştim

    ya işte öyle palyaço
    diyorum ki,
    bunu da yeni öğrendim
    sevişmek de eksilmekmiş biraz

    v.

    kim sevmezdi ki kuş ötüşlerini filan
    "ben sevmezdim" dedim, "yalan"
    dedi
    bunu palyaço söyledi
    palyaço söyledi, ben yazdım
    yazmasam, alçak olacaktım
    hem ben roman da yazdım biraz

    bazen diyorum ki, palyaço,
    sen olmasan ben ne yaparım
    alçakça eksilirim belki biraz
    her yağmur yağışında yerindi dibine girerim
    hiçbir kadının kasıklarını öpemem belki
    ya da unuturum sonradan öğrendiklerimi

    biraz biraz anlıyorum ki,
    yüzler eller, o terli vücutlar filan
    her şey plastikmiş biraz

    vi.

    haydi sirtaki yapalım palyaço
    rakı doldur, yine eksildik biraz
    #163960 memosh usta | 5 yıl önce
    2şair 
  13. 4 Ağustos 1927 yılında Ankara'da doğan ikinci yeniciler akımının en önemli şairlerinden biridir. 22 Ağustos 1985 tarihinde aramızdan ayrılan şairin mezarı aşiyan'dadır.

    ayrıca nü ilan eden kişi olarak anılır. anlatılan çoğu hikayede o günü şu cümleyle ilan etmiştir; "bu şişeyi al, gelecek sene bugüne kadar sakla, 26 Mart’ta burada yine buluşup birlikte içeceğiz bu rakıyı."
    #199218 darthsidious | 4 yıl önce
    0şair 
  14. "açlık çoğunluktadır"şiirini yazmış şair.
    Şiirin tamamı,
    "gülü çiğdemi filan bırak
    sardunyayı karidesi filan bırak
    acıyı ve ölümleri bırak
    oy pusulalarını ve seçimleri bırak
    evet
    seçimleri özellikle bırak
    çünkü açlık çoğunluktadır

    her kişinin ukala ömrü
    yeter sanılır çiçeklenmeye
    ve dünyanın karanlığından
    bir aşk bahanesiyle kurtulmaya
    kaçıp giden baharların anisi
    elden ele devredilen bir gençlik duygusu
    laleler sümbüller butun obur boklar püsürler
    hakkım var mıdır bunları söylemeye
    - vardır
    güneş doğarken ve batarken
    yazdan kısa girerken ve kıştan çıkarken
    ve dağda ve kırda
    hakkım vardır -
    çünkü en azından dünyadan
    dölsüz katırlar geçer
    yüklü vagonlar geçer
    demir yüklü şilepler geçer
    yelkenleri isletenleri ve tayfalarıyla
    ve onların karıları ve çocuklarıyla
    ve bilinmez sanılır geleceği
    bir demiryolu makasçısının
    oysa kesinlikle yazılmıştır
    her sevgi kitabında
    asil olan açlıktır
    çoğunluktadır

    sevişmek o yüzden gereklidir
    evet açlık, yok olsun butun incelikler
    mendiliniz var mi, kabak öğreten
    boa strogonof mantar file minyon
    güneş görmemiş midye
    midye görmemiş güneş
    ve soygun halindeki otel malzemeleri
    ve altın arayıcılar
    ve istedikleri yerlerde
    yüksek graviteli petrol bulanlar
    hem şames kıyısında
    hem mekong deltasında
    bir kalça fotoğrafına bunlarla birlikte bakanlar
    çoğunlukta değildir
    açlık çoğunluktadır
    artık her şeyi yaşadık
    ve birlikte duşunduk
    ve duşunduk ki her şey cehennem
    bir bakışta
    ve cehennem
    başarılmamış bir savaştır
    dünyanın ortasında kullanılmamış bir su
    cehennem, insanin kendi ciğeri
    at sırtında taşınan ölü
    kundağa girmeyen bebe
    karanlıklarda açan çiçeklerin
    bir insanin ölümüne dönüşü
    bir insan olumu olmaya
    çünkü açlık çoğunluktadır

    - iste o zaman diyorum ki -
    gelişin sen olsun senin
    her şey esirgesin seni
    çünkü açlık çoğunluktadır
    ve ezecektir gücüyle dünyayı
    - ikimize bir aşk elbette yetmez
    türlü şeylerin savunulduğu -
    diriliğe eşitliğe tokluğa
    artık ayıp olan tokluğa
    çünkü açlık çoğunluktadır
    açlık."
    #199980 tutunlerislak | 4 yıl önce
    0şair 
  15. Sırma apoletleri olmasa da omzunu seven bir şairdir.
    #201150 no demonstration | 4 yıl önce
    0şair 
  16. turk edebiyatinin gordugu en sairdir kendisi. soyle ki:

    stoik paradokslar'da , yunanistan'in yedi bilgesi'nden biri olan pireneli bias'in hikayesini anlatir. yasadigi sehirden kacmak zorunda kalan bias'in icine dustugu mulksuz, yersiz-yurtsuz hayati dostlari uzuntuyle karsilarken, bias onlara der, yani 'sahip oldugum ne varsa (bilgi ve erdemi kast ederek) yanimda tasirim.

    simdi gelelim 2500 yil sonrasinda, turgut uyar'in kelimelerine:

    "ben neyim varsa tasirim neyim varsa tasirim
    bir marangoz gibi kulagimin arkasında
    ah benim guzel cahilligim
    agaclar enikonu bir silah olmadikca"


    #219976 sinus grafigi | 4 yıl önce
    0şair 
  17. öldüğünde kendi adıyla bir şiir yazmıştır.

    Ak odada oturur
    Kapısı penceresinden çok

    Gözlerinde yıldızlar
    Serin yerde durur

    Bir elinde kadeh
    Öbürünü yarasına bastırır

    İnşaattan ses gelir
    Bir şeyi okşar gibidir

    Uzanıp durmuş mahçup
    Işığagöçerin şarkısı

    Dönülmez dizeler içinde
    Onunkiler gülaçılır



    #224457 nymph | 4 yıl önce
    0şair 
  18. 1927 - 1985 yılları arasında yaşamış; şair, çevirmen, asker, memur, baba, evlat, eş, güzel adam.

    "şiir bir sanat olayı değildir. bir yaşama çabasıdır önce. her gün yeni bir dünya içinde, her gün yeniden ve başka etkilerle duygulanan insan, her gün bunları yeni biçimlerde söylemelidir."

    kaynak: ,
    #233395 tuhaf | 4 yıl önce
    0şair 
  19. acıyan yerlerini öpecek biri varsa hayatında;
    önemli olmaz düştüğün yerler,
    atıldığın kuyular,
    aldığın yaralar,
    yalan çıkan bildiğin tüm doğrular.
    işittiğin tüm kötü sözlerin yeri bile…
    #246307 nenki | 4 yıl önce
    0şair