1. Düşünce, duygu, amaç bakımından birleşmek, antant kalmak.

    Örnek kullanım: Bakın böylesine bir dilimiz olmasaydı, nasıl anlaşacaktık şimdi? (N. Uygur)
    #267957 tdk | 3 yıl önce
    0eylem 
  2. Sözleşmek, sözleşme imzalamak, kavletmek.
    #267958 tdk | 3 yıl önce
    0eylem 
  3. cinsel mevzular konu dışı olmak üzere (amaç, araç, cetvel, ölçülü olmak, kendini bilmek, otokontrol; topunun köküne kibrit suyuysa eğer); dünya'da insanoğlunun yaşayabileceği en güzel duyguların kaynağını oluşturan eylemdir. anlamayan cümlenin başına dönsün, tekrar okusun. bu kadar çarkırkeyifken, bundan daha iyi açıklayamam bunu ben. fona whiskey ritual'dan 'ı koyduysak, devam. bundan sonrasını zaten benden başka kimse okumaz, okusa da anlamaz herhalde (başlangıç 02:28. sabah işe uyanmam gereken saat 06:30-06:45 arası. bitince görüşürüz).

    bunun belli alt koşulları var. önce onları belirlemek gerek. yıllardır tanıdığın birine de, hatuna da, çocukluk arkadaşına da, tek gecelik heyecanlar arıyorsan da fark etmez.

    1- tip: bunun belli katalizörleri var ve kendini thor olarak görmüyorsan ve çevren de seni böyle görmüyorsa, bu katalizörler hayat kurtarıyor. sosyal olmak, ağzının biraz laf yapması (bunun çapı baya geniş. ortamına göre konuştuğunda süt çocuğu olabilirken, bambaşka ortamlardaki aynı cümlelerin seni tip yapar) ve sosyallik buradaki kilit kelime ve bunun anlamını belli olgunluktan, belli tenlerden, belli yaşanmışlıklardan ve tabii ki belli kalp kırıklıklarından sonra anlıyorsun. ortalama olgunluk+kötü tip her zaman fail iken, dozunda olgunluk+baya kötü tip her zaman prim yapar ve karşındakiyle anlaşmanın yolunu ardına kadar açar; hem de kendin gibi davranarak açar.

    2- davranış: sikko bir ergen gibi davrandığın her ortamda sana "düşecek" olan herkes senin kalibrende olur; yani, sikko bir ergen formuna bürünmüş herkes olur. olgunluk gene kilit kelime ama onu boş verirsen ve ne konuşmak istediğine yönelik tepkiler verirsen, bunun karşılığını aynı ölçekte ve dozda alırsın. aradığın "kafaca anlaşmak" kadar basit bir şeyse, davranışını belli bir standarta oturtman, her yerde benzer davranış modellerini uygulaman gerekir. kısaca; götün başın oynuyorsa, her zaman götünün başının oynaması ya da tam tersi gerekli.

    3- kalben yetkinlik: sanırım 17 yaşımdan beri "hayatıma girsin lan bu" dediğim her türlü insanda aradığım tek kriter bu benim. bunun içinde vicdan da olur, empati de, adil olmak da, rasyonel olup duygusalları üzmemek de. komple bir paket bu. ilk 2 maddeyi geçtikten sonra bunu yapmak kolay ama geçemediğini anlamazsan, bu maddede bütün benliğini kanalizasyona dökmek de mümkün. bu noktaya 30'lu yaşlarında varıp ne davranış modelleri oturtabilmiş ne de tipine uygun davranabilmiş olgun insanlar tanıdım ben. bi' düşününce, şimdi hiçbiriyle görüşmediğimi rahatlıkla söyleyebilirim.

    4- çevre kontrolü: bu şu demek değil: karşındakinin çevresinde at sinekleri mi var, ne dediğini sadece çevresi duysun mu istiyor, ortamına göre hangi kalıba gireceğine karar veremeyip sürekli sıçıp sıçmadığını bilmemek değil işte. empati burada baya güçlü bir buff oluyor. çevreden mi, masadan mı, fiyatlardan mı, yoksa seninle düzgün bi' mevzu açamayacağı kadar değişkenler olduğundan mı muhabbet boka sarıyor; bunu bilmen lazım. çevre kontrolü derken bunların hepsini içeriyor aslında bu. ama bence tek başına yıllarca geliştirilen bir adet empati bulutu bütün dertleri hallediyor.

    bunlar aşılırsa, karşındakine karşı ne tür hislerin olduğuna gelebiliyorsun. kulzos'un bu konularda en ağzı açık ve sır saklamayı bilmeyen (çünkü çok içen) dedesi olduğumu düşünüyorum artık. her radyo yayınında hem de burada gece vakti yazdığım belki de bütün girdilerin temel sıkıntısının kökeninde, yukarıda anlattıklarım oluyor. bugün (artık dün çünkü saat 02:50) hatunla evin çevresindeki mekanlara atlaya zıplaya baya güzel bir gün geçirdik. ilk 1 saatten sonra karnının doyduğu, istediği yoğunlukta piizi içebildiğini anlamam uzun sürmedi ama anlaştığımızı ve benim muhabbet arasında haykırarak gülerken onun "kus lan, herkes bize bakıyor" demesini artık kanıksarken çok mutlu oluyorum çünkü gerçek anlama ve anlaşmak hissi bu işte. hatta bazen ben bir cümle kurup bambaşka şeylerden bahsederken onun 1 dakika sonra 1 aydır aklında olduğunu bildiğim bir soruna çözüm bulduğundan bahsetmesi beni dinlemediği anlamına çıkmıyor. bunları anlamak ve eldekini kaybetmeme aşaması çok uzun bir yolculuk. yukarıdaki birkaç sikko madde bunları garantilemez tabii. gene de, bunca yıldan sonra "sikerler lan, gülüp eğlenek yav, senin beni anladığını biliyorum ama anlık olarak benim sana söylediğimden farklı bir şey söylemen de çok hoşuma gidiyor" hissini hiçbir şair dile dökememiştir, bundan da eminim. çünkü eve dönerken yolda halâ "ben seni dinledim ama aklımda başka bi' şey vardı ve o anda bunu seninle paylaşmam lazımdı" demesine gerek olmadan gözlerinden bunu okumak bi' yerden sonra baya baya mümkün oluyor. ve daha da abartılı olanı da şu: eğer bunu okuyabiliyorsanız, "daldan dala atlıyo la bu, bi' doktora mı göstersek" derken, hatalı olanın siz olduğunu da biliyor olduğunuzdur. baya güzel konu bu ama bu kafayla daha da derine giremem, bu kadarıyla bitireyim.

    "kafaca anlaşmak" benim neslimin ölene kadar unutmayacağı ilk arkadaşlık/dostluk/sevgililik/sevdiceklik/eşlik adımlarının başında geliyor. bugün (olm, artık bugün değil lan, öğren şunu, saat 02:59) yüksek dozda bunu anlamışken, buraya da not etmesem olmazdı. hatun bi' gün bunları okursa "göte bak, bütün sırlarımızı ifşa etmiş" der, birkaç kaçamak bakışla gene anlaşırız ve yırtarım. siz de bu yoğunluğu her türlü ilişkinizde yaşarsınız umarım. yüce odin; kuzgunlarını geleceği öğrenmeye yollama da, yukarıda bin satır yazıp bahsettiğim ama eminim ki çok kısa sürecek bir açıklaması da olan anlaşmak mevzusunda insanlara yardımcı olmaları için gönder be ya. bıktık her söylediğimiz espriyi, göndermeyi, düzgün altyapılı argümanları tekrar tekrar açıklamaktan.

    bitiş: tekrar tüm yazdıklarımı okumadan önceki saat 03:03. buçukta yatmış olayım da, 7'de kalkabileyim ya. odin, ordaysan bi' dürt beni 7'de lütfen. öbdüm.

    not son: kontroller de anca bitti ve saat 03:14. 5 saat sonra ofiste olmam lazım ("bok olursun").
    #291622 lake of the hell | 6 ay önce (  6 ay önce)
    0eylem