hiç gramer veya kelime çalışmadım ama insanlarla konuşa konuşa bu dil hakkında fikir edindim biraz. anadili ispanyolca olan birkaç insan var hayatımda, o sayede pratik etme imkanı buluyorum uzun zamandır. biraz temel attım ve basit sohbetler edebilecek kadar öğrendim diyebilirim. benim gözlemlediğim kadarıyla bir kere ingilizce bilen insan için bu dili öğrenmek çok kolay olur. cümle dizilimi ingilizce gibi ve latince kökenli birçok tanıdık kelime var. ayrıca ispanyolcada türkçede olduğu gibi özneyi söylemesen de oluyor. mesela türkçede "ben söylüyorum" değil sadece "söylüyorum" desek de yetiyor ya, ispanyolcada da aynı türkçe gibi fiil çekiminden zaten hangi özne olduğu belli oluyor. ingilizcede bu olay yok mesela. güzel bir şey bence bu, dile esneklik katar.
dilin derinine girince illaki zor ve karmaşık konular çıkar ama baya keyifli dil, şuan başka önceliklerim olduğu için üstüne düşemedim ama sıra sana da gelecek ispanyolca.
bir teoriye çok fazla peltek ses içermesini habsburg hanedanı'na borçlu olan dil.
şöyle ki; bu adamlar miras yabancıya gitmesin diye hep akraba evliliği yapmış insanlar. kuzenleriyle, yeğenleriyle falan evlenmişler. böyle olunca da adamların çene yapılarında bir bozulma meydana geliyor.
haliyle bu durum konuşmalarına da yansımış.
mesela bir habsburg'un "gracias"ı "gratzias" şeklinde telaffuz etmesi mümkün değilmiş. ayrıca kelimenin kökeninde de herhangi bir "th" veya "s" sesi yok.
sonuçta insanlar da sürekli baştakileri taklit etmeye çalıştığından ispanyolca da böyle bir hal almış.