1. Öğretmen Gülşah Aktürk, eski erkek arkadaşı Hakar Başar ’ın kendisini ölümle tehdit etmesi üzerine 1 Ekim 2012 günü Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na gidip, ölümle tehdit edildiğini ve can güvenliğini olmadığını belirterek, koruma talebinde bulundu. Savcılık tarafından Aktürk Aile Mahkemesi’ne sevk edildi. Mahkeme 6 ay süreyle Başar’ın Aktürk’e yaklaşmasını yasakladı. Kadına şiddetin genç yaşta kurbanı olan öğretmen Gülşah Aktürk, bu karara rağmen Hakan Başar’ın tehditlerinden kurtulamadı. Polise başvuran Gülşah Aktürk’ün ifadesi üzerine işlem yapıldı Hakan Başaran hakkında Van 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davaya şikayetçi olarak katılım talebinde bulunan Gülşah Aktürk, 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya 26 Kasım günü dilekçesini vererek, aldığı 45 günlük raporla Konya’daki ailesinin yanına gitti.
    Gülşah öğretmen verdiği dilekçede, hayatının tehlikede olduğunu belirterek, Başar’ın cezalandırılmasını, öncelikle de tutuklanmasını talep etti, yaşadığı kabusu da ayrıntılı olarak anlattı. Adım adım gelen ölümden yakasını kurtarmak için Van Valisi ile görüşmek istediğini, ancak valinin kendisini milli eğitimden sorumlu Vali Yardımcısı Zafer Coşkun’a kendisine yönlendirdiğini belirterek, şunları anlattı: “Durumu anlattık hayatımın tehlikede olduğunu söyledik o da bana, ‘en kötü ihtimal öleceğimi, ölümün hak olduğunu kaçış olmadığını, hiç olmadı istifa edebileceğimi yanımda biber gazı ile gezmem gerektiği gibi’ hiç de duyarlı olmayan, bizi daha da demoralize eden tavsiyelerde bulundu. Hatta ’böyle abuk sabuk insanlarla arkadaş olan kızlarımızda hata’ diyerek kısmen beni suçladı ve bizi gönderdi.”
    Gülşah öğretmen dilekçesinde, ’başıma geleceklerden Van Valisi, Milli Eğitimden Sorumlu Vali Yardımcısı ve Milli Eğitim Müdürlüğü’nün sorumlu olacağını’ anlattı, “Ölümüm halinde bu kurum ve şahıslara ailem tarafından maddi manevi tazminat davası açılmasını da belirtmek istiyorum” dedi.

    Olay o kadar büyük ve o kadar derinlerde ki...
    #250607 alpali62 | 4 yıl önce
    0öğretmen