2012'de basılan, katherine alice applegate (k. a. applegate olarak daha fazla biliniyor) tarafından yazılan aynı adlı çocuk kitabı ndan uyarlanan, 2020 yapımı disney filmi. disney, filmi vizyona da sokacaktı ama pandemi nedeniyle 21 ağustos'ta disney+ platformu üzerinden görücüye çıkarmış. kitabın kapağına bakıp "çocuk filmi yaae" demeyin. bence "büyüyememiş yetişkinlere gerçekçi masallar" tadında bir filme de önayak olmuş bir kitap bu.
film, 1960'larda afrika'daki avcıların elinden kurtarılarak amerika'ya getirilmiş bir gorilin (ivan) hayatını anlatıyor. ivan'ı, o zamanlar amerika'nın neredeyse tamamında yasal olan (sayısı azalmış olsa da, şimdi de birçok eyaletinde yasal) "vahşi hayvan sahiplenme" adı altında sahiplenmiş bir adam var (mack). mack kısa süre sonra evde bakılamayacak kadar büyüyen ivan'ı hem evden uzakta tutmak hem de üzerinden para kazanmak için yöntemler buluyor. hiçbir yöntem şiddet içermiyor olsa da, ivan'ın yolu, kendisi gibi vahşi hayvanların oyuncak edildiği, küçük bir alışveriş merkezi içinde bulunan bir sirke düşüyor. bu sirkte 27 yıl kalmasının ardından, sirki yöneten şirketin batması ve çeşitli protestolar nedeniyle ivan'ın ne ölçüde özgürlüğüne kavuşabildiğini izliyorsunuz. filmin tamamı animasyon değil ama disney, animasyonla gerçek çekimleri güzel birleştirmiş. çocuk filmi gibi de değil, yukarıda da yazdığım gibi, yetişkinlere yönelik bir film izliyor ve genel olarak keyif alıyorsunuz.
gerçek hikayesi de olan ivan'ın k. a. applegate tarafından masala dönüştürülerek yazılmış hikayesi ile filmde anlatılanlar arasında da büyük farklar mevcut. zaten böyle bir filmin illa ki politically correct ("doğrunun kenarından dolaşarak doğrucu davut olmaya çalışmak") davranması beklenir. applegate, romanıyla ilgili gırla hayali hayvan yarattığını, ivan'ı ziyarete gittiğini ama göremediğini, ivan'ı üne kavuşturan çizimlerinden etkilendiğini de belirtmiş şurada . ayrıca filmle ilgili şu nu, gorillerin öğrenme kapasitesi ile ilgili de bu nu okuyabilirsiniz. bence önce filmi izleyin, sonra okursunuz bunları. şu olarak verdiğim npr linkinde, applegate baya içten açıklamalar yapmış.
filmin özellikle "hayvanlar arası diyalog" ve "insanlar aslında o kadar kötü değil be" kısımları gerçekten berbat. doğrudan çocukları hedefleyen bölümler bunlar, onu anlayabiliyorsunuz ama filmdeki yetişkin temaları (hayvan hakları, filmin ana teması zaten) çok fazla ve geniş süre kaplamış. çocukların kendileriyle ilgili bölümlere gelene kadar filmden sıkılmaları mümkün. ayrıca, gerçek ivan'ın, applegate'in fantastik kurgu ögeleriyle de yakından uzaktan alakası yok (kitapta bahsettiği ölçüde "iyi" değil, soğuk havalarda çevresine fena halde zarar verdiği bilinen, vahşi doğasını saklama gereği duymayacak kadar sirk oyuncağı haline gelememiş bir hayvandan bahsediyoruz). kitap-gerçek farkları ile film-kitap farkları birleşince, ortaya duygusal sahne pazarlayan bir yarı-animasyon filmi çıkmış oluyor. ben seslendirmeleri merak ettiğim için ve national geographic'in 1992 yapımı the urban gorilla belgeselini sevdiğim için the one and only ivan'ı izledim.
seslendirmelerdeki isimlerin hemen hemen hepsi iyi iş çıkarmış: angelina jolie dev fil stella'ya sesiyle bilgelik katmış. danny devito sokak köpeği bob'ın pratik zekasına ses olmuş, helen mirren ingiliz kontesi olduğu her halinden belli olan süs köpeği snickers'ı gerçeğe daha da yaklaştırmış, sam rockwell ivan'ın kendi kendine konuşmalarında müthiş bir içtenlik katmış. filmin kanlı canlı en ünlü oyuncusu olan, mack rolündeki bryan cranston ise başrole biraz eğreti durmuş bence. filmin son 20 dakikasında ağlamaktan helak olacak bünyeler için oyunculuğu göz kamaştırıcı gelebilir tabii.
gerçek goril ivan'la ilgili hiçbir şey bilmiyorsanız, oturup izleyin. büyük ihtimalle sonlarında keyif aldığınızı hissedersiniz. gerçek goril ivan'ı biliyorsanız, filmi pas geçin bence, izlemeyin. bilmediğiniz hiçbir şey söylemediği gibi, bazı "insan işleri"ni de olumlama çabasına giren bir yapım bu. boşuna sinirlenirsiniz.