bence ruhumuz (ruh derken burada bizi oluşturan davranış, düşünüş, hissediş şekillerinin tamamını kast ettiğimizi düşünüyorum) parmak izimiz gibi olmalı. kendimize özgüdür diye düşünüyorum. hepimiz temelde aynıyız ama aynı zamanda çok farklıyız. Bunun nedeni koşullar olabilir, genetik olabilir . çok çok ayrıntılı bakarsak tamamen maddesel şeylere bağlayabiliriz ve sonuçta yine bu durum böyle çıkar. bu yüzden ruh eşinin olabileceğine pek inanmıyorum.
ama şu var ki; kendisiyle karşılaşmamız epey zordur. bu sebeple eldeki en iyi seçenekler arasından bir eleme yapıp ruh eşimize en yakın kişiyi seçme eğiliminde oluruz. ruh eşiyle tanışan kişi aslında pek azdır.
bir de şöyle düşünmek lazım:
ya bir dönem kendisiyle tanışmış ama kendisini hayatınıza sokmama kararı aldıysanız?* bu durum da olasılıklar dahilinde neticede.
sanırım ben ne ruh eşimi, ne de ruh eşime en yakın kişiyi bulacağım buralarda. en fazla ruh eşimin %1'lik halini bulabilirim gibi. türkiye'de yaşayan ve kendisiyle bir kesişim kümesi oluşturabileceğim kadın sayısı pek az, hatta yok. o sebeple yurtdışına çıkmak istiyorum. buralarda aile kurmam zor gibi.
insanın bir yarısı dahi diğer yarısının eşi, simetriği değildir. ruh eşi olmak başka bir insan ve hatta bir canlı/cansızla metaforik bir bağ kurmak olarak tanımlanabilir.
ruh eşi dendiği vakit akıllara bir kadın ve bir erkek geliyor çok ilginç ruhun cinsiyeti var mıdır? mesela adam eşli okey oynarken veya eşli batak oynarken sürekli aynı eşle oyun kazanırsa onu ruh eşi kabul edebilir mi? mesela bana göre messi'nin ruh eşleri xavi ve iniesta. *
Hep araştırma bunlar. Bizzat okudum öğrendim. Ruh eşi vardır. Ha ben isterim ki eşsiz olayım ama eşliymişim. Eşeyli üreme de hep burdan geliyor. Kaşağı var bir de bununla ilgili bir kitap. Ama aşağı yukarı eşeyi kaşağı aynı hepsi. Kurban olduğum nasıl da yaa.
Ruh eşi, ruhlarımızın başka bir dünyada gizli gizli evlenip çoluk çömbelek filan yaptıkları eşlerdir. Biz uyuduğumuzda, ruhların dünyasında ruhumuz uyanıyor ve yaşıyor. Onlar orada uyuduğunda biz burada uyanıyoruz. Şimdi bununla ilgili çalışıyorum, bitireyim kuruyorum tarikatı. İki dünyalı bi tarikat olacak. Ruhlarınız ve eşlerinizle birlikte diğer dünyadaki şubemize de başvırıyosunuz oradan buraya bağlantı oluşturuyoruz. Aslında bakma çok eskiden başladım bu çalışmaya. Konektin pipıl sloganını duydun mu hiç? Kimin sloganıydı sanıyosun? Noldu, aydınlandın di mi? Heee diyosun di mi? Hadi git şimdi cinlerimlen şey yapçaz, kızma birader oyniycaz.
Sahip olduğunuz ruhun bir benzeri daha yoktur. Sizi özel yapan da budur.
Nasıl ifade ederiz? "Ruhumun eşi benzeri yok"
Demek ki neymiş? Ruh eşi diye bir şey yokmuş.
İnsanların bize olan davranışlarını severiz. Ya ne yapacağıdık? Ruh denen şeyi kucağımıza alıp öyle mi sevseydik?
İnsan dediğin davranış ve bilinç. Gerisi et ve kemik yığını.
Sana iyi davranan, değer veren, insan yerine koyan herhangi bir kişiyi 'ruh eşi' olarak tanımlaman işten değildir. Böyle bir kişiyi bulursan bil ki, bu kişiyi bir başkasının da 'ruh eşi' olarak tanımlama ihtimali yüksektir.
genelde ruh ikiziyle karıştırılan kavramdır; fakat ikisi de birbirinden farklıdır.
ruh eşi; sizin aynanız gibidir. "tek"tir. hep eksikliğini hissettiğiniz diğer yarınızdır.
kayıp olan ruhunuzu tamamlayan kişidir. siz eksiklerinizi onunla giderirsiniz, o da sizinle. aranızdaki telepatik bağ kuvvetlidir.
ruh eşiyle karşılaşıldığında, sanki yıllar önce sizden ayrılmış bir parçayı bulmuş gibi hissedildiği de söylentiler arasında yer alıyor. günümüz ilişkilerinde kendisine ulaşmak giderek zorlaşıyor gibi sanki. var; ama nerede?