1. Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey, model.

    Örnek kullanım: Mehmet Akif''in yetişmesi, gençlere bir örnek olarak anlatılmaya layıktır. (İ. A. Gövsa)
    #99702 tdk | 7 yıl önce
    0genel terim 
  2. incelemek veya denemek üzere insan ve hayvan vücudunun, bitkinin veya nesnenin herhangi bir yerinden alınan doku parçası, numune.

    Örnek kullanım: Vali, burada yapılmış olan peynirlerden bir örnek görmek istedi. (M. Ş. Esendal)
    #115355 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  3. Bir şeyin benzeri, tıpkısı, kopyası, misil.

    Örnek kullanım: Bu yapının bir örneği daha yoktur.
    #115356 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  4. Bir düşünceyi, kuralı, gözlemi veya savı desteklemek ve açıklamak amacıyla ileri sürülen söz, yapılan davranış, misal
    #115357 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  5. Durum ve niteliği benimsenmeye değer kimse veya şey, model, paradigma.

    Örnek kullanım: Onların özü sözü birdir. Hayatları bizim için örnektir. (N. Hikmet)
    #115358 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  6. En iyi biçimde olan.

    Örnek kullanım: işte örnek bir kadın! Her şeyi biliyor ama horozlanmıyor!.. (N. Hikmet)
    #115359 tdk | 6 yıl önce
    0genel terim 
  7. ermenice kökenli bir kelimedir. öyle olduğu için bazı türkoloji hocalarının nefretle baktığı soğuk, tatsız, tuzsuz, zevksiz, renksiz kelimelerde biri olarak sayılmaktadır. Bu görüşü savunanlara göre “misal” kelimesinin kullanımına devam edilip tercihin daha iyisi ve Türkçesi buluncaya kadar bununla idare edilmesi gerektiği yönündeydi. Tabi bu görüş pek rağbet bulamadığı için örnek kelimesi dile tamamen yerleşmiş durumda.
    #170622 iskiski | 5 yıl önce
    1genel terim