-
Herhangi bir, baştan savma, rastgele, lalettayin.
Örnek kullanım: Anayasayı rafa kaldırarak keyfî, gelişigüzel sınırlar çizmeye kalkışmak, bu yaygaraları koparanların başlıca özelliğidir. (N. Cumalı) hepsini göster
-
üstünkörü.
Örnek kullanım: Eski dansları mektepte, yenilerini de bir iki arkadaşının evinde gelişigüzel öğrendiğini anlattı. (P. Safa) hepsini göster
-
Hayattaki mutluluğun kaynağı olabilecek düzensizlik durumu.
Basit gibi görünen ama kaz(ı)dıkça altından dağlar çıkabilecek bir kavram.
Rastgelelik ve mutluluk üzerine kitap yazılırsa kalın bir kitap olacağına yemin edebilirim.
Atalarımız gelişin güzelliğini tescilleyip aradaki ilişkiyi kurmuşlar.
Belki bir gün vaktim olur ve bu konu üzerinde bir seri radyo yayını gelir. Tek yayın kurtarmaz. Seri lazım.
hepsini göster
#278858
Keltox |
3 yıl önce