din özgürlüğü konusunda çok sıkıntı yaşadığımdan olsa gerek, insanların inançlarına karışılması çok hoşuma gitmiyor. elbette devlet de bu inanç özgürlüğünü tesis edebilmek adına seküler kalmalı. ama birisi bana bir inancı zorla kabul ettirmeye çalıştığında bana tecavüz gibi geliyor.
dış siyasette izlediği agresif tutumu sebebiyle amerika birleşik devletleri'nin trump dönemindeki tek akıllı hamlesi olan okinawa'daki üssünü genişletmesine sebep olan devlet.
biden ve harris'in gelişiyle umarım uluslararası kamuoyu oluşturulup, uygurlar'ın toplama kampına tıkılıp sistematik işkenceye uğraması konusunda da baskı uygulanır.
gerek hammadde fiyatlarının artışı, gerek dolar karşısında yuan'ın tutunamayışı gibi sebeplerle muhtemelen artık çin için bile avantajlı olmayan ülke.
son zamanlardaki afrika ve orta doğu açılımları da bir nevi bu yüzden sanırım.
ben japon dili bölümünde öğrenciyken katıldığım rcep konulu bir konferansta (3-4 sene falan geçti üzerinden sanırım tam hatırlamıyorum tarihini) çin'in ipek yolu'nu yeniden canlandırma hevesinde olduğu yeni yeni dillendiriliyordu. o zamanlar ben bu hamleleri biraz bizdeki neo-osmanlı tarzı şeylere benzetmiştim.
ama çin'in farkı, lafla peynir yürütmeye çalışmamak anladığım kadarıyla. adamlar itekleye itekleye götürüyor peynir gemisini.
pislik konusunda hindistan'dan sonra gelen ikinci ülke.
bu ülkede yere tükürmek gayet doğaldır ve o tükürüklerden birisi size denk gelirse hiçbir şey diyemiyorsunuz.
ayrıca insanların çöp kutularına işemekte bir beis görmediği ülkedir. bu sebeple çöp kutularından uzak durmanızı tavsiye ederim. yine de hintlilere göre insaflılar, sokağın ortasına değil de çöp kutusuna sıçıyorlar.
Büyük ve devlet geleneği açısından sağlam devletler hiçbir şeyi unutmaz. Ne kendi içlerindeki meseleleri ne de diğer devletler ile yaşadıkları münasebetleri. Er ya da geç, mükafatını veya cezasını verir yahut alırlar.
Türkiye Cumhuriyeti'ne, covid-19 diğer adıyla Koronavirüs hastalığı için 2 milyon adet erken tanı kiti göndermiş ve bunun için ücret talep etmemiş devlettir Çin.
Ücret talep etmemelerinin nedeni ise ücretin, daha önce gazi mustafa kemal atatürk ve türkiye cumhuriyeti tarafından ödenmiş kabul edilmesi. Bunu, tarafımıza ilk tanı kitlerini gönderirken belirtmişler.
Atatürk'ün kurduğu hıfzıssıhha enstitüsü, 1940 yılında Çin'de baş gösteren kolera salgını için aşı üretip, Çin'e göndermiştir.
Çin devleti ise bugün bir vefa borcu olarak ilk parti tanı kitleri için ücret talep etmemiştir.
Düzeltme: Yazım Yanlışı.
Ek: Sevgili @esinti 'nin uyarısıyla yanlış bir bilgiyi düzeltmem gerekti. İlk baktığım haber kaynağı, haber metnini kaldırmış. O haber kaynağında 2 milyon test kitinin hibe edileceği yazıyordu. Sözcü ise ilk 50 bin kitin hibe edileceğini yazmış. Geri kalan test kitleri ise 16 dolar yerine 4 dolara türkiye'ye satılacakmış.
Takip ve fişleme sisteminin değil uzay, kütleçekimi çağı seviyesinde olduğu ülke. Her ciddi mekana girişte yüz tarama- tanıma sistemi var. Suratını ekranda görüyorsun, üçgenleme yapıyor sülaleni okuyor. Yarım saatte 5 trafik kamerasından geçiyorsun. Mühim Meydanlara passport numaranı kaydettirip giriyorsun. Kendi internet sistemini kurmuş, WhatsApp, harita, arama motoru hepsi içinde. Kime sorsan "devletimize zeval gelemesin" ayarında konuşuyor öğretilmiş gibi. VPN imkanı var ama ona da lazım olmadığında gözyumuyorlardır tahminen.
Sonra "türkiye polis devleti" deyip çin'e "helal olsun" çekenler çıkıyor.
amerika'daki çin büyükelçiliği'nin uygur kadınları hakkındaki tweetidir. tweetin türkçe meali; 'aşırılıkçılığı ortadan kaldırma sürecinde, xinjiang kampındaki uygur kadınlarının zihinleri özgürleştirildi ve bundan gayri onların çocuk doğurma makinaları olmamalarını sağlayacak cinsiyet eşitliği ve üreme sağlığı teşvik edildi. artık kendilerinden daha emin ve özgürler.' ilgili tweet twitter.com/...
25 yıllığına iran'ı boyunduruğu altına almış olan süper güç. bu anlaşmaya göre, bedavadan biraz pahalı iran'ın petrolünün neredeyse tamamını alacak, karşılığında ise, telekomünikasyon, askeri, istihdam ve yapılaşma desteği sağlayacak. ayrıca toprak bütünlüğü ve güvenliği de tamamen çin'in güvencesinde olacak.
muhtemelen hususi olarak deniz taşımacılığını sekteye uğratan ülke.
malum sözlükte de lojistikçiler yazmışlar konu hakkında. lojistikle içli dışlı olan bir sektörde çevirmenlik yaptığım için ben de şahit oluyorum. ciddi ciddi gemi yok ortada.
ama ne hikmetse kara yolu taşımacılığında hiç sıkıntı yok. neden acaba?
uluslararasi arenada cogu esyanin uzerinde gördügünüz P.R.C kisaltmasinin ait oldugu ülke.
neden bazilarinin üzerinde "made in china" yazarken digerlerinin üzerinde "made in p.r.c" yazdigini da hemen aciklayip sözlüge bomba bilgilerden birini eklemis olayim.
-efendim bu kisaltmayi ilk gordugumde hangi ülke lan bu demekten kendimi alamadim. Actim harita ve elektronik bir ürünün kullanma kilavuzunu, tek tek ülkelere baktim. internet filan o zaman elimize her istedigimizde gecmiyordu. aramaya inanip aratmistim ama o zamanlar tabii türkce aratiyorum, sonic cikmiyordu(neyse daha fazla uzatip küfür yemeden yazayim hemen).
sonra ögrendim ki bazi ithalatci firmalar insanlar üzerinde made in china etiketi görünce almiyorlar, siz uzerine bunu yapistirin diye fabrikalarla anlasiyorlar. böylece bilgisi olmayan biri uzerinde bu etiketi görünce olumsuz bir duygu ve dusunceye kapilmiyormus. cakallara bak sen.
ayrica kadinlari iyi olsa da erkeklerinden acayip gicik aldigim ülke. cok kiskanc ve pislikler, ve korkaklar. bakmayin siz kung fu mung fu filan. hepsi hikaye onlarin(insallah kung fu ustasina denk gelmezsiniz). bir yanlis yaparlarsa gömün kafayi tüysüz ibnelere.
12 trilyon dolar ile dünyadaki en büyük 2. gsyh'ye sahip ülke. 21 trilyon olan abd'nin ensesindedir. en büyük nüfuslu ülkedir ancak aradaki fark birkaç yıla kapanacak ve hindistan tarafından tahtı kapılacaktır. dünyadaki pek çok fabrika bu ülkeye kuruludur çünkü işçilik ucuzdur. bu nedenle hava kirliliği son noktadadır. en büyük metropolleri shangai, beijing(pekin)dir. başkenti pekin. pek çok insan işçi olarak çalışmaktadır. ülke tamamen nüfustan bu kadar büyük ekonomiye sahiptir ki bu türkiye'den bile az kişi başı gsyh'ye sahip oluşundan anlaşılabilir.
"Ülke, tamamen nüfustan bu kadar büyük ekonomiye sahiptir." diye hiçbir akademik dayanağı olmayan; akla, mantığa en ufak yerden temas etmeyecek bir yorumla tanımlanamayacak bir ülkedir Çin. Bir ara uzunca bir iktisadi tarihiyle ilgili bir şeyler yazarım ama bazı yorumları görünce açıkçası gerek de var mı diye düşünmedim değil.
Neyse, hayırlı işler. En az 3 çocuk yapın da, evin nüfus artışıyla birlikte geliri de artsın.
devletten sosyal yardım alan hristiyanların evlerindeki hristiyanlıkla ilgili sembolleri atmalarını ve yerine mao zedong ile xi jinping'in resimlerini asmalarını emreden ve aksi takdirde sosyla yardım yapılmayacağını belirten ülke.
ayrıca devlet onaylı kiliselerden de hristiyanlıkla ilgili sembolleri çıkartmalarını istemişler.
Pfizer ve BioNTech tarafından geliştirilen ve biontech'in almanyadaki fabrikalarında üretilecek Mrna bazlı koronavirüs aşısından yüz milyon doz alacakmış önümüzdeki sene.
Çinin geliştirdiği aşıyı da biz kullanacağız yanılmıyorsam.
edit: anlaşma 16 martta yapılmış. çalışmalara maddi destek veren fosun parma aynı zamanda aşının dağıtım hakkını da almış çin için.
Gelecekte ciddi ciddi üzerine çalışmalara ve tezlere boğulacağımız ülke.
Kısa zamanda katettikleri yol muazzam derecede fazla.
Dünya için bence çok büyük bir örnek olarak karşımızda duruyorlar.
3.dünya ülkesinden dünyanın en güçlü ülkesine bu kadar kısa sürede ulaşmaları inanılmaz derecede göze çarpan bir özellik.
devlet kontrolü altında serbest piyasaya izin veriyorlar fakat bütün önemli kurumlar devlet kontrolünde.
1,5 milyara yakın nüfusu var ve kişi başı milli gelir 10 k doların üstünde bu bayağı iyi bir düzey.
Bu çin'i abd kanımca daha durdurmaz. büyük ihtimalle yeni bir çift kutuplu dünya düzenine geçeceğiz.
Ve hep efsaneymiş gibi gelen büyük doğu uyanışı sanki başlıyor gibi.
Çin'in doğu'ya liderlik yapmasına da hiç şaşırmam zaten çin tarih bakımından 200 yıllık bir süreç dışında dünya devi bir ülke olmuştur her zaman.