Kendi ülkesinde zulme maruz kalan, görüş ve fikirlerinden dolayı canı tehlikede olan, savaştan kaçıp başka ülkeye sığınan insanlara deniyor. (bkz: mülteci)
21.yy'da Türkiye Cumhuriyeti kendi hükümetinin izlediği politikalardan dolayı masum, müslüman vb. klişe terimler altına sığındırılmış çeşitli 3.dünya ülkelerinden gelen %90'ı genç erkek olan insanlar tarafından işgal ediliyor.
Metropol şehrinin en dinamik yerlerinde terör bayrakları açılıyor. Antalya'da afganistan bayrağı göndere çekiliyor. Ankara'da suriyeliler tarafından küçük halep diye isimlendirilmiş altındağ'da 2 Türk vatandaşı suriyeliler tarafından katlediliyor. Ellerinde zincir ve sopalar ile grup halinde sokak sokak gezip, mahalle kapatılmaya çalışılıyor. Otobüs, minibüs ve ara sokaklarda Türk kadınının videoları çekilip sosyal platformlarda paylaşılıp hakaret ediliyor. Yolda yürüyen Türk kızlarına saldırıp tecavüz girişiminde bulunuluyor. Ve daha niceleri.
Ecdad siyaseti yapanlar ve hümanist liboşlar tarihini bilmeden konuşmasını seviyor. 7 düvele geçit vermeyen ecdadın torunları, bugün "hudut namustur" sözü ile korunan sınırları kevgire çeviren köpeklere sessiz kalarak namussuzluğunu herkese gösteriyor.
"sığınma" kelimesindeki gönüllere işleyen şefkat hissini, ve onlara yardımcı olmanın, destek olmanın gerekliliğini silip atmış, kurunun yanında yaşın da yanmasını sağlayan tiplerin çoğunlukta olduğu, kurunun %99'lara çılgınca koştuğu, %1'in de artık hiç umurumda olmadığı güruhtur.
hemcinslerimin ve canım gençliğin sokaklarda huzurla birilerinin kamerasına takılmadan, ya da bir ruh hastasının fiziksel ya da sözel tacizine uğramadan yürüme şansının gittikçe yok olduğu, vasıfsız insanımın alın terinin, inşaat işçiliğinin, ustalığının, ameleliğinin elinden alındığı, twitter.com/... artık yaşamanın imkansız hale geldiği hayat pahalılığında pul olan paramın, bana, eşşşek gibi vergisini bokunu ödeyen milletimin insanına harcanmayıp onlara harcandığı şu dönemde, en hızlı, en pratik, en sorunsuz şekilde "geldikleri gibi gitmelerini" beklediğim de güruhtur ayrıca.
ülkemiz için en büyük tehdit olan/olacak sorun. her gün internette bu sığınmacı denen korkakların yediği haltları okumaktan, izlemekten bıktım. dilerim allah’tan tez zamanda defolup giderler.
sığınmacı statüsünü ele aldığımızda sığınmacı dediğimiz kişi mutlaka siyasi bir nedenle başka bir devletten sığınma hakkı aramakla yükümlü olmalıdır. adi bir suçtan ya da birleşmiş milletler amaç ve ilkelerine aykırı bir suçtan ceza almış kişilerin sığınma arama hakları yoktur.
sığınma hakkı aramanın bir başka koşulu olarak sığınma arayan kişi diplomatik korumanın öznesi olmaması gerekir. vatandaşı olduğu ya da vatansızsa daimi ikamet ettiği ülkenin korunmasından yararlanamıyor olması gerekir. sığınma hakkının resmileşmesiyle birlikte kişinin mülteci olması aslında ulusal korumanın yerini uluslararası korumanın aldığını ifade eder.
diyelim ali türkiye'de zulüm korkusu yaşıyor ve diplomatik korumadan yararlanamıyor, ali ülkesel bir sığınma başvurusunda bulunacaksa almanya'ya gidecek ve almanya'dan sığınma talebinde bulunacak ise sığınmacı statüsü zulüm korkusunun ortaya çıkmasından ya diplomatik korumadan yararlanamadığı andan itibaren başlamış oluyor. ali bu anlamda türkiye'de bulunan almanya'ya ait diplomatik temsilciliklere, askeri kamplarına giderek de sığınma arayabilir. almanya ali'nin sığınma talebini değerlendirerek zulüm korkusunu haklı bulursa bu çerçevede ali'ye mülteci statüsü tanır.