1. tarihi yarımada siluetinin ve 'nin, kısacası istanbul topografyasının en iyi algılandığı yerlerden birisi olan ve 1. derece doğal sit alanı olarak tescillenmiş, yapı yasağı bulunan doğal seyir terası 'ne, 29 mart 2013 tarihinde yapılmaya başlanan, cumhuriyet tarihinin en büyük (yaklaşık 30.000, kesin rakamı bilemiyorum şu an için) camiidir.

    çamlıca tepesinin, 1. derece doğal sit alanı olarak koruma yasası ile koruma altına alınmış olmasından hareketle, kamusal bir alan olarak düzenlenmesi gerekliliği de yok değildir elbetteki diyerek yazıyorum bundan sonrasını...

    burada ek bir parantez açmak gerekiyor.
    'nde yer alan antenleri toplamak ve kamu yararı gözetilerek bir seyir terası elde etmek amacıyla 2010 senesinde , 'ne, uluslararası bir yarışma açma talebiyle gidiyor, ki gitmesi de mantıklı gözükebilir. lakin "çamlıca tepesi tv kulesi ve entegre tesisleri projesi" programıyla planlanan bu yarışma, mimarlar odasının görüşüyle uygun bulunmaz tarafından (antenlerin kaldırılması veya başka bir yere taşınması değil karşı çıkılan mimarlar odası tarafında, söz konusu alanın yapılaşmaya açılacak olması karşı çıkılan). bunların ardından yaşanan gelişme ise 11 nisan 2011 tarihinde istanbul siluetine olumlu etki yapacak bir tasarım elde edilmesini hedefleyen, ulusal bazda bir yarışma açılması kararı çıkması oluyor.

    tüm bunlar ışığında iyi niyetle denilebilir ki, çamlıca camii için o dönem açılan yarışmada da istanbul siluetine olumlu etki yapacak bir sonuç elde edilmesi amaçlanmış olabilir.

    Bütün bunlar gerçekleşirken de, 4 haziran 2012 tarihinde, tarafından “1/5000 ölçekli nazım ve 1/1000 ölçekli büyük çamlıca özel proje alanı” adıyla yeni bir düzenleme araya sıkıştırılıp, asıl yetkili , amiyane tabirle atlatılarak, alan yapılaşmaya açılmıştır.

    gene belirtmek gerekiyor, mimarlar odası ve şehir plancıları odası istanbul şubeleri, büyük çamlıca özel proje alanı 1/5000 ve 1/1000 revizyon nazım ve uygulama imar planının yürütmesinin durdurulması için dava açmıştı. burada gene 1. sit alanı mevzusuna dönmek gerekirse, kamuya açık ve korunması gereken bir alanın, ihtiyaca bakılmaksızın imara ve özel kullanıma (turizm) açılmasına itiraz edilmiş bulunulmakta.

    haziran ayı içerisinde dönemin kültür ve turizm bakanı 'ın açıklamasını koyayım buraya çamlıca 'ya yapılması planlanan bu cami ile ilgili olarak:
    " başbakan'ın açıklaması sonrasında 13 haziran 2012'de, o dönemin kültür ve turizm bakanı ertuğrul günay, ntv ile yaptığı röportajda caminin yapımıyla ilgili somut bir planın bulunmadığını ifade etmişti. aslında, “konut bölgesi olmayan bir yerde cami yapımına karşı, dindar kesimler de dahil olmak üzere halkın yoğun eleştirisi vardı… bu eleştirileri hesaba katarak hareket edeceklerdi.” www.hurriyetdailynews.com/...

    23 temmuz 2012 tarihinde de konu, yasal dayanakları ve arızaları halen tartışılan bir yarışmaya açılmıştır. (4708 sayılı kamu ihale kanunu uyarınca kamu, kendi adına açılacak yarışmanın organizasyon yetkisini bir firmaya ihale etme yetkisine sahipken, bu bir dernek tarafından çamlıca tepesi'ne proje elde etmek amacı ile kullanılmış, yani yarışma açma hakkı devredilmiştir.) söz konusu yarışmada, fikir ve sanat eserleri hükümleri de gözetilmeden şartnameye, yarışmayı kazanacak mimarın eser sahipliği hakkından vazgeçmesi de konulmuştur (5846 sayılı fikir ve sanat eserleri kanunu).

    kamu ihale kanununda; açılacak yarışmalar için kamunun mimarlık, peyzaj mimarlığı, mühendislik, kentsel tasarım projeleri, şehir ve bölge planlama ve güzel sanat eserleri yarışmaları yönetmeliğini, özel kurum - kuruluş ve şahısların ise mimarlar odası yarışmalar yönetmeliği hükümlerini esas alması gerekirken, söz konusu yarışma ile ilgili ne mimarlar odasının bilgisi olmuştur ciddiyetle, ne de kamunun usule uygun bir hak devri yapması söz konusudur, ki açılan davalardan da bahsetmiştik yukarıda imar değişiklikleri ile ilgili.

    bağlamak gerekirse, dönemin başbakanı tarafından inşaatın iki ayda başlayacağı belirtilirken, yönetmeliklere göre en az iki ay olması gereken yarışma süresi de 43 gün olarak belirlenmiştir.

    kıssadan hisse: bir başka, hikayesidir çamlıva camii...
    lakin; hes, nükleer santral, 3. köprü ve hava alanı veya tarihi yarım adaya sümük gibi yapışmış çıkıntısının yarattığı "çevre bilinci" etkisini yaratmamasının nedeni de, mütedeyyin kişilerin çamlıca'da cami fikrinden hoşlanmadıklarını dile getirmekten çekinmeleridir muhtemelen!
    #69148 fly | 7 yıl önce
    0ibadethane 
  2. ne bir ayasofya, ne de bir selimiyedir. estetik olarak da dayanıklılık olarak da. ömrü betonarme malzemenin ömrü kadardır. beklenen büyük istanbul depreminden sonra örenyeri haline gelebilir.
    #69151 laedri | 7 yıl önce
    0ibadethane 
  3. 290 milyon dolara yapılmış camiidir. İkiyüzdoksanmilyondolar.
    Herhangi bir anadolu ilini 40 yıl kalkındıracak para ne ili hatta bölge.
    #259488 migfer tokmakel | 4 yıl önce (  4 yıl önce)
    0ibadethane