Page 6 - kulzos dergi 2. Sayı
P. 6

gezi


                                                        Budva                                                   Budva









                                                                                                                                                    Baş Çarşı









                Beer fest Belgrad








                                                                     Budva



                                                   Latin Köprüsü













        köprüye ulaşınca insanda ufak çaplı bir hayal kı-                    Kotor sonrası istikamet: Budva. Budva’ya varmak
        rıklığı oluyor. Köprü civarındaki dükkanlar ve or-                   için gittiğimiz yol çok meşakkatliydi, alışkın ol-
        tamda tam bir kargaşa hakim. Köprü girişinde tur                     duğumuz dar yollara ilave bir de kalabalık eklen-
        grupları yığın halinde durup rehberi dinliyor (tur                   mişti. Karadağ’ın turistik yerleri olduğu için kala-
        gruplarının %90’ı Türk), tabii bunu 5-6 tur grubu                    balık olan bölge, yaz ayları olması sebebiyle ayrı
        aynı anda yapınca köprüye girmek de öbür tarafa                      bir kalabalıktı. Uzun ve sıkıcı bir yolculuk sonrası
        geçmek de büyük bir dert oluyor.                                     otele  vardık.  Otelde  resepsiyondaki  kız  Türki-
                                                                             ye’ye sayısız defa geldiği için bize inanılmaz sıcak
        Karadağ’a Yolculuk                                                   davrandı, hatta fark almadan odamızı deniz gö-
        Mostar’ı geride bırakıp Karadağ’a Kotor’a yola çı-                   ren bir odayla değiştirdi sağ olsun. Budva göreli
        kıyoruz. 3 saatlik zor bir yolculuğun ardından Ko-                   biraz daha modern ve günümüz şehirlerine daha
        tor’a ulaşıyoruz. Yolda bir ara öyle bir yere geldik                 benzer bir şehir. Güzel bir çarşısı, hediyelik eşya
        ki 30 km Kotor, 30 km Dubrovnik tabelası vardı.                      dükkanları, şık restoranları ve eğlence mekanları
        Hırvatistan’a giriş için Schengen vizesi lazım ol-                   olan bir yer. Gece yatıp sabah ilk iş kendimizi pla-
        duğu için gitmedik ama vizesi olanlar için gidilip                   ja attık. Becici ve Stevi Stefan (Casino Royale fil-
        görülesi bir yer. Bosna-Hersek ile Karadağ sınırı                    mi burada çekilmiş) en meşhur plajlarından. Plaj-
        yemyeşil bir dağın tepesinde. Küçücük, formalite                     lar ve deniz bizim Ege kıvamındaydı. Genellikle
        icabı olduğu çok belli bir sınır kapısı var. Evrak                   taşlık ve hemen derinleşen bir deniz var. Plajlar
        kontrolü,  pasaport  damgalama  derken  işlemle-             Kotor   bizdeki son dönem sosyete beachleri gibi değil de
        rimizi 2-3 dakika içerisinde halledip bayır aşağı                    daha yurdum plajı havasında. Yıllarca Antalya’da
        yola  koyulduk.  Şöyle  bir  manzara  hayal  edin:                  yaşamış birisi olarak beni çok tatmin etmese de
        Yemyeşil bir yol, karşınızda Adriyatik Denizi, dar ve dolambaçlı bir   yine de iyiydi.
        yol... Kıvrıla kıvrıla aşağı iniyorsunuz. Aşağıya inip denize ulaştığı-
        nızda kısa bir feribot yolculuğu yapmanız gerekiyor Kotor’a ulaşmak   Budva’da iki gece yattıktan sonra son durak Belgrad’a doğru yola çık-
        için. Şehirde “Old City” dedikleri surların içerisinde ayrı bir dünya   tık. Yol üzerinde Karadağ’ın başkenti Podgorika olunca girip orayı da
        var. Genellikle otel, hediyelik eşya dükkanı ve restoran ağırlıklı olsa   görelim istedik, fakat görecek bir yer bulamadık. Navigasyona “Pod-
        da tarihi kalenin içerisinde yaşayan insanlar da var. O kadar temiz,   gorica City Center” yazdığımızda bizi götürdüğü yer terkedilmiş şehir
        düzenli ve organize ki hiçbir ön hazırlık yapmadan film çekebilirsiniz   gibiydi. Normalde başkentlerde konsoloslukların olduğu yerler lüks
        içeride. Surların içerisinde sabahtan akşama kadar daracık sokaklarda   ve güzel yerlerdir, burada çoğu ülkenin konsoloslukları bir apartman
        dolaşıp kolaylıkla kaybolup sonra büyük bir kilise veya hanın yanında   dairesi. Apar topar çok da güzel olmayan bir pizza yedikten sonra 9
        bulabilirsiniz kendinizi.                             saat sürecek kabus gibi bir Belgrad yolculuğuna başladık.
                4                                                                                            09/18
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11